Cunda da ileriye bakıyorum
Güneş hüzmelerinde üstümden
Balıklar oynaşır yuva yapar gemime
Oynamaktan başka elimden birşey gelmiyor
Mercan kaplı her nefesim

Patrona gemimi kaldırmasını rica ediyorum
Evini rutubet almış
Bi önceki evi güney cepeydi
Bak gördünmü şimdi cepe mepe kalmamış
Güneşin tersi dönmüş
Gemim in olmuş
Cıvıldayan sadec... Devamını Gör

Hayatınızda hiçbir şeyin düzgün işlemediği bir evre yaşadınız mı ? Eminim ki bu evreyi herkes yaşamıştır. Tam en dik yokuşu çıkıp düzlüğe yaklaştığınız anda ayağınız kayıp tekrar düştünüz mü ? Tabi ki de düştünüz. Her şeyi teker teker yoluna koymaya çalışırken kendi ellerinizle darmadağın ettiğiniz zamanlar da oldu. Düzeltmek için tekrar tekrar den... Devamını Gör

NEDEN YALNIZSIN DERLER..?

Şu kısa hayatımda Ben ne garip şeyler gördüm
Bir avuç toprak için birbirini yiyen
Anasına babasına bakıp kardeşlerinden karşılığını isteyen...
Para icin birbirine düşen ben ne kardeşler gördüm...
3 kuruş için birbirini vuran
Anasına babasına bakmayıp keyif çatan ben ne tuhaf insanlar gördüm... Zaman öyle kötü... Devamını Gör

Rüzgar, bu sefer aceleyle poşeti aldığı gibi, Yağmur'un yanında gitti. Yağmur, Yusuf ile birlikte koltuğa oturmuş, boş duvarı izliyorlardı. Duvarda ilk gün gördükleri, pis leke hâlâ duruyordu. Bu lekeler patates kabuğundan kaynaklanıyordu. Patateslerin kabuğunu daha ince soyabilmek için, Yusuf, patatesleri duvara sürterek soymuştu. Oldukça çirkin b... Devamını Gör

1 yıl sonra...

Nehir ve Asil kafalarını uzatmış beşiklerinde mışıl mışıl uyuyan kardeşlerine bakıyorlardı.

Nehir elini uzatıp usulca kardeşinin yanağını okşadı.

"Abi onları benden daha mı çok seveceksin?" annesinden aldığı koyu kahve gözlerini abisine çevirdi.

"Asla nazlı kedi, asla." Gülerek kardeşine sardı kolların... Devamını Gör

"Gonca yüzüğüne bakmayı bırak artık aradan bir ay geçti." Diyerek gittikçe daha çok büyüyen karnını okşadı Su.

Doğum yaklaşıyor heyecanı git gide de artıyordu.

"Ne yapayım Su! Evleniyorum yakında." Gülerek yanağını Su'nun karnına yasladı.

"Ben de doğuruyorum her an karnıma mı bakıyorum ha?"

"Tamam did... Devamını Gör

"Biz...Destan olduk..."

Nil'in sayıklamaları üzerine yattığı yerden doğruldu Alparslan.

Telaşla üzerindeki battaniyeyi kenarı atıp Nil'i dürttü.

"Gülüm uyan, Nil uyan ceylan gözlüm..."

Yüzünden boynuna doğru yol alan terleri ardından ise gözlerinden akan yaşları usulca sildi.

"La havle! Nil uyansana!" n... Devamını Gör

Alparslan Gurur öğrenmiş olduğu gerçek ile daha çok bağlanmıştı ailesine, Nil'e.

Narin Hanım'ı o evden alıp kendi evlerine getirmişti.

Aslına bakılırsa Nil'e ne kadar kızarsa kızsın, onu ne kadar üzerse üzsün her defasında yaptıklarına hayran kalıyordu. Çünkü artık isteyerek yapmadığını, onun da bazı şeylere mecbur kaldığını anlamıştı.

Ya... Devamını Gör

Su, tezgahın üzerinde duran pastayı dikkatlice kontrol etti. Pasta sevmeyen bir adama pasta yapmak anlamsızdı ancak ablasının emri böyleydi.

Zaten kendisi de pasta yapmayı çok seviyordu. Gününün çoğu burada geçiyordu.

"Anneciğim şimdiden uyarayım çok sinirli bir amcan olacak. Umarım baba tarafına çekmezsin." Gülerek karnını okşadı.... Devamını Gör

Pastanede ki Su yeni çıkan pastaları tezgaha yerleştiriyordu. Çilekli pastaya gülerek baktı gün sonu onu kimse almazsa o alacaktı, kafasına koymuştu. Gülerek arkaya geçti tekrardan seviyordu burayı.

Nil'in ise sesi çıkmıyordu. Alparslan bey adeta sinir küpüne dönmüştü. Batan malları bir tarafa kardeşi Bera bey gelecekti.

"Kendinizi öldü... Devamını Gör

Bazı insanlar vardır daha çok küçük yaşlarda şehirden şehire, ülkeden ülkeye gezmeye başlarlar. Bazıları 85 yaşındadır ne ülke görmüştür ne de başka bir şehir. Bazıları da benim gibi 23 yaşında ilk uçak, ilk tatil deneyimini yaşamıştır. Peki hangimiz geç kaldık, hangimiz bazı şeyleri erken yaşad... Devamını Gör

Zaman geçmek bilmiyordu. Sigarası da bitmek üzereydi. Hastanede geçen günlerinin ardından kalan işlerini bitirmişti. Zaten çoğunu da çoğu kez tadına baktığı seksi sekreteri halletmişti. Taktığı mavi lensleri ve topuklu ayakkabıları ile ne kadar seksi olduğunun farkında olmayan sarı civcivi dakikasında işe almıştı. İşini çok iyi yapan, patronunun sö... Devamını Gör

Yaşama odaklanmaya çalışıyordu.
Kıvrılmış acılardan, mutluluklardan, başarılardan hatta bütün çöküşlerden ders almaya çalışıyordu rojin.
Kıvırcık saçları, kahverengi gözleri, ortamlarda kendisini hemen belli eden bir avrası vardı.
Dünya üzerinde en güvendiği dostuydu hale.
İkiside bambaşka kültürlerin çocukları olsada yolları kesişmişti birker... Devamını Gör

Mesajlastilar adam onca yil ne yasadi özet gecti konuşmaya ihtiyacım var dedi kadin dayanamadı yine
Is yerine cagirdi ogle molasi beraber bisiler yiyip konuştular
Adam kadına değişmişsin gercekden tanıyamadım dedi
kadin da bitek görünüm mu saniyorsun hayatim değişti benim dedi.

kadin ogle molasi bitmistir diye düşünerek telefona bakinca pan... Devamını Gör

İki türlü imtihan vardır.
Hayırlı şeylerle imtihan ve kötü şeylerle imtihan
Hayırlı olan şeyler mesela: Sağlık, iş sahibi olmak, iş veren olmak, zengin olmak, ibadet yapabiliyor olmak, evli olmak, ev sahibi olmak, makam ve itibar sahibi olmak, çocuk sahibi olmak vb.
Kötü şeyler mesela: Yukarıdaki bazı nimetlerin azından veya çoğundan mahrum o... Devamını Gör

AŞK ARİTMETİGİ
* Akıllı erkek + Akıllı kadın = aşk
* Akıllı erkek + Aptal kadın = ilişki
* Aptal erkek + Akıllı kadın = evlilik
* Aptal erkek + Aptal kadın = hamilelik
OFIS ARİTMETİGİ
* Akıllı patron + Akıllı eleman = kar
* Akıllı patron + Aptal eleman = üretim
* Aptal patron + Akıllı eleman = terfi
* Aptal patron + Aptal eleman = fazla me... Devamını Gör

CANDAN VE ONUR

Candan, sonunda arabasını tamir ettirecek bir yer bulmuştu. Bayağı büyük ve gösterişli bir yerdi burası. Tamir işlerinin yanısıra ikinci el araba da alınıp, satılıyordu. Dip dibe iki ayrı yerdi burası ama büyük ihtimal aynı kişiye aitti. Çünkü tabela da ortak bir ad yazıyordu: ONR.
Tamirhanenin açık kapısının yanında iki delikan... Devamını Gör

Herhalde bunca şey patronumun iyi yürekli ve beni kızı gibi görmediği için oluyor. ... Devamını Gör

Annemin mezarı başında öylece bekliyordum. Herkes gitmiş,bir ben kalmıştım. Bu kadar üzüleceğimi düşünmüyordum açıkçası. Yıllardır görüşmüyordum çünkü onunla. Hayattayken,aylarca arayıp sormadığım,bayramdan bayrama,o da yarım saati geçmeyecek şekilde ziyaret ettiğim çok dönem olmuştu. Bazen beni arayarak,bazen de balkondan gördüğü yerde bağır... Devamını Gör

Biliyorum ki öfke kadar kötü bir şey yoktur
lakin onu yenebilen ne güzel insandır.
Boşuna dememiş Muhammet Sav Efendimiz
'' güçlü kişi güreşte gücünü kaybeden değil
öfke anında kendine hakim olabilendir'' diye.
Kalbe nasıl ki günah perçemleri yağdığı zaman
köz kadar siyahlaşıyor, aynen öyle de
belki de bu bembeyaz kağıda bu kelimeyi yazdı... Devamını Gör