O gece Yeniçeri Ocağı’yla ilgili okudugum kitap aklıma gelmişti. I. Ahmed devri, (1603-1617) tek örneği olan Kavânîn-i Yeniçeriyân ise daha çok Yeniçeri Ocağı’nın bozulma sebeplerini anlatan ve eski düzene geçilmesi için başta devşirme sisteminin ihyası olmak üzere neler yapılması gerektiğini sıralayan, içerik bakımından kanunnâmeden ziyade siyâset... Devamını Gör

Bir mum alevine dayanmaz teni,
İncitir canını, bir gül dikeni,
Kara toprak değil midir kökeni,
Nesine güvenir.. Şu insanoğlu?

Yarınki lokması, bilemez kaçtır,
Rızkını veren var, vermese açtır,
İbret için, karıncaya muhtaçtır,
Nesine güvenir.. Şu insanoğlu?

Bir hücrenin, can sırrına eremez,
Gaybı sorsan, bir tek cevap veremez,
Karanlık... Devamını Gör

İnsanın kendini arayıp bu bataklığın içinde kimliğini ayrıştırdığını bile bile diğerleriyle benzer nitelikler taşımaya gayret ediyorlardı. Aynı şeyleri, aynı şekilde... Bazen delice yapıyorlardı. Yine de kökeni ahmakçaydı, filizi ahmakça, fidanı ahmakça ve ağacın kendisi bir ahmaklıktı. Gerçeğe bu denli yüz çevirmiş olamazlardı. Yanlış olanın yaptı... Devamını Gör

Onlara yalanın kökeninden bahsettiğinizde dallarında, yani sözlerinde yalanlar açtığını görmeniz mümkündür. Siz yalanı ortaya koyduğunuzda, onlar irdelemeyi tercih eder. Aksi daha kötüdür ya, siz yalanın çiçeklerinden bahsederseniz, onu sizden köküyle birlikte alırlar. Sizde geriye dekadans kalır.... Devamını Gör

Evvelden beri edebiyata, Türkçe’ye merakım vardır. Bundan mıdır bilmem, kelimelerin etimolojik kökenlerini, yalın hallerini araştırmayı çok severim. Geçenlerde ‘anlaşmak’ kelimesi takıldı aklıma. Bir insanı seviyorsak, ortak yönlerimiz varsa onunla iyi anlaşırız. Bir derdimiz olup paylaştığımız... Devamını Gör

Attığımız her adımda bir amaca hizmet etmeye çalışıyoruz. Zahmetlerle dolu günler, haftalar ve aylara sahibiz. Gaile ruhumuzu sararken bu gelecek için şimdiki çabalarımızda, bizler hâlâ vasat, hâlâ kaygı dolu aptallar olarak mutluluğa sığınırız. Kaybedeceğimiz çok şey var bu diyarda, ki ait olmadığımız vedâhilî olamayacağımız bir yol üzerinde seyre... Devamını Gör

Mazbata nedir ve kimlere verilir; seçimler sonucunda YSK' nın seçimi kazandı açıklamasından sonra ,kazanan kişilerin almaya hak kazandığı bir şeydir. Mazbata kelimesi arapça kökenli bir kelimedir ve resmî yazışmalarda "tutanak " olarak geçer. Mazbatayı cidden hak kazanan kişiler için mazbata törenleri düzenlenerek mazbataları takdim edil... Devamını Gör

Öylesine kabullenmiştim ki
Bunu sana açıklamak bile imkânsız
Benim, senin, sana olan sevgimin
Büyüsü bozulur korkusu
Beni içten içe büyük acılarla bezenmiş
Ölüme götürüyordu sanki.

Ne yapacağımı bilemiyordum,
Yusuf gibiydim kör kuyularda sanki çıkışım yoktu
Akrebe intihar hakkını veren Rabbimden
Bu ızdırabın bitmesini istiyor... Devamını Gör

Ruhlar giderlerken, sonsuz bir yola,
Dünyada verirler, birkaç gün mola,
Sanma ki, bu geliş, tesadüf ola;
Sabır sınavıdır, ömür dediğin…
Güneş, doğmak için, sabahı bekler,
Kozalarda, çile çeker, böcekler,
Bil ki, her yürüyen, önce emekler,
Sabır sınavıdır, ömür dediğin…
Tohum düşer, toprağında barınır,
Bahar gelir, yaprak ile sar... Devamını Gör

Çevrenizde duyduğunuz herhangi bir şeyin ağzınızda bir tat bıraktığını veya gördüğünüz bir şeyin ses olarak kulaklarınıza çalındığını hissettiniz mi?

Yunanca kökenli bir kelime olan sinestezi, "birleşik duyu" anlamına gelmektedir.Temel bir duyunun oluşturduğu algının ikincil bir al... Devamını Gör

1-Uzun süre aynı yatış pozisyonunda kalan insanlar ciddi sağlık problemleri ile karşılaşırlar: Kan dolaşımında komplikasyonlar meydana gelmesi, deride yaraların oluşması, yatılan yüzeye temas eden bölgelerde kanın pıhtılaşması gibi…

2-Güneş’in yüzeyinde yaklaşık beş milyar yıldır hiç durmaksızın ... Devamını Gör

"Köy Enstitüleri 600 yıllık Osmanlı devletinin ümmetleştirdiği ve suskunlaştırdığı bir halkın uyanışına ve kurtuluşuna öncülük etmiştir.

Köy Enstitülerini bitirenler arasında edebiyatımızın yüz akı sanatçıları çıkmıştı; Fakir Baykurtlar, Mahmut Makallar, Dursun Akçamlar, Adnan Binyazarlar, Talip Apaydınlar, Mehmet Başaranlar…” “…Saymakla bi... Devamını Gör

Cilavuz'daki öğretmenlerimiz

Köy Enstitülerinin kurulduğu yerlere birer meçhul öğretmen anıtı dikilmeli ve her kuruluş günlerinde (17 Nisan) saygı duruşunda bulunmalıyız.”
              Uğur Mumcu

Sakin ve ümitli bir yazın ardından enstitüye yola çıkıp eğitime başlayacağımız günlerde şiddet... Devamını Gör

GÖRMEYE ÇALIŞIYORUM
| Bir Çeşit Tatil Kritiği |

'Tatil' arapça kökenli " تعتيل " kelimesinden
türemiş ve bu şekilde dilimize girmiştir. Arapça vezinlerini az çok bilen herkes pekâla bunu bilebilir. Ancak tatil yoluna çıtığımızda arapçada tatilin " عطلة" kelimesi ile tarif edildiğini hatırladım. Arkadaşlar arasında canımız... Devamını Gör

Özellikle büyük şehirlerin duvarlarında #garip, oldukça tuhaf ve çok #değişik #renk lerle boyanmış bir takım #boyama ları hepiniz görmüşsünüzdür. Graffiti Workshop denilen, bu boyamalar #resim deseniz resim değil, #tablo deseniz hiç değil. ilk etapta görüntü kirliliği gibi duran bu çalışmaların #k... Devamını Gör

Öylesine gezerken öylesine sorarken böyle bir cevap bulmuştum..Huzur kökende nedir ve ne ifade eder?
Biri bana huzur"günahsız olmaktır" dediğinde ilk başta şaşırdım.Çünkü insanoğlunun günahsız olması imkansızdır .Bu durumda hiç kimse huzurlu olamaz diye düşünüp bir yandan da eğer insan günahkâr ise bu sefer yine huzurlu olamaz diyerek dü... Devamını Gör

Her zaman Militarist bir toplum olduğumuzu söyleriz. Bu yazımızı Militarizmin vizyonunu ve ne olduğunu kavramanız için yazıyoruz. Militarizm kelimesi Fransız kökenli bir kelimedir. Politik kökenli bir kelime olan Militarizm sözcüğünü dilimize birebir olarak orduculuk, ya da asker merkezcilik şeklinde çevrilebilir ve yine bu çevirilerden de anlaşıla... Devamını Gör

Bu yazımda genel hatlarıyla geleneksel Türk gölge sanatlarının en güzeli Karagöz ve Hacivat hakkında bilgi vereceğim. Yunanlılar çok ugrasmalarina rağmen bu kültürel miras Türkiye lehine tescil edildi.
UNESCO Somut Olmayan Kültürel mirası
Karagöz ve Hacivat taklide ve karşılıklı konuşmaya dayana... Devamını Gör

Adana’nın Pozantı ilçesine bağlı bir köyde yaşayan genç bir ağa kızı bulunmaktadır. Ağa kız dedik tabi babayı az çok tahmin ediyorsunuzdur kibar,nazik biri olması beklenemez sonuçta köy ağası ya hani Sert ,gaddar ve kibirli bir insandır. Biricik kızının, kendisi gibi bir ağa oğlu ile evlenmesinde... Devamını Gör

Aşık olmak herkes için yeni bir deneyim. Hatta daha önce aşık olmuş olsanız bile her ilişki yeni bir serüven. Bu serüven kimilerine eğlenceli bir oyun gibi görünebilir. Kimileri ise tam tersi aşık olmanın fikrinden bile korkabilir. Peki aşık olmaktan korkmanın bilimsel bir adı var mı? Aslında evet... Aşı... Devamını Gör