ARTIK FARKLI

Yağmur sonrası yeryüzü ılık bir duş rahatlığına kavuşuyor. Sokaklar, caddeler, bahçeler, kaldırımlar insanların oradan oraya koşuşturmalarından dolayı meydana gelen kirlilikten kurtuluyorlar. Toprak kokmaya başlıyor. Derin bir nefes alıyorum. Ciğerlerimin ferahladığını hissediyorum. Toprak kokusu düşüncelerimi dağıtıyor. Aklım ve k... Devamını Gör

15 Mart 2020 Pazar
Bahar Biraz Bekleyecek!

Taze bir derdim var kardeşlerim. Bilmediğim bir diyarda, yabancısı olduğum bir silahla, kalkansız, desteksiz tek başıma, bazen koca bir ordu bazen yalnız bir karınca. Hava bozuk, üşüyorum. Güneş kayıp, deniz coşkun, ki sesinden belli gürlüyor. Ve görmüyorum. Görmedim. En azından görseydim…

Taze bi... Devamını Gör

Sabah namazından sonra kuş sesleri dikkatimi çekiyor. Biraz balkonda oturup dinliyorum. Şairin sözlerini tekrarlıyorum fısıldayarak; "uzaklarda elemli garip bir kuş öterse, bir ceylan ağlıyorsa dağlarda yapayalnız ve bir gün kabrimde sarı çiçek biterse bil ki seni seviyorum".
Ali dershaneye gidecek, kahvaltı hazırlıyorum ona. Babam vird... Devamını Gör

"Gece yalnız başına gelmez" diye bir söz okumuştum. Benim gecelerim hiçbir zaman yalnız gelmedi. Ben de isterdim sadece dolunayı izlemeyi, kitaplara dalıp okurken uyuya kalmayı... Kursta her zaman dertlenecek bir şeyin olur. Kendimle savaşım hiç bitmedi medresede. Teneffüs aralarında okuduğum kitaplar, kuytularda ezberlediğim şiirler, erb... Devamını Gör

• Üzgünüm Anlaşılmadınız!
"Kalp kaderdir" denilmiş ya, bence gezginler bu dünyanın kaderi yalnız yazılmış olanları... Kader... Kader onların yalnız kalmasını yazmıştır ve bu yalnızlıkta ayrı bir dünya kurarlar. Çöldeki gezginler gibi. O gezginler bunun sebebini biliyorlar. Ama anlatamazlar. Susmak yazılmıştır onlara. Anlatsalar... Devamını Gör

Saat gecenin beşi… Birden uyanıyorum. Şehrin derin sessizliğinin çıkardığı can sıkıcı gürültü uykuda olan bedenim ve uyanık olan vicdanımı rahatsız etmiş anlaşılan. Vicdan en iyi alarmdır diye düşünüyorum. Yarım akılla kılınan bir teheccüdü daha yazdırıyorum yazıcı meleklerime. Af dilemek istiyorum. İnsan bile bile bardak kıran ama her seferinde sa... Devamını Gör

Hayatta her şeyin olağan bir seyri ve olması gereken bir usulü var. Yaşamla eş anlamda olabilecek yemenin, konuşmanın, yürümenin hatta uyumanın bile bir usulü var. Ve bunları usule aykırı yaptığımız zaman hayatın bazı alanlarını felç etmiş oluyoruz. Usulsüz yemenin fazla kilo olarak bize döndüğü, uykunun tembelliğe, usulsüz konuşmanın gevezeliğe ul... Devamını Gör

Sokaklarda gözlere zarar rengarenk ışıklar,
Hiçbiri güneşin yerini tutamıyor.
Çok tuhaf, ışıklar karanlığa benzin döküyor.
Her yeni reklam panosunda harlanıyor yüreğimizdeki karanlık.

Kim batırdı gönül güneşimizi?
İçimizde devleşen bu karanlığın mimarını arıyorum.
İnsanlar daha büyük avizeler taktırıyor evlerine.
Adım atınca açılan sensö... Devamını Gör

Suratıma eserken içimden bir şeyler alan eksiklik duygusu hâkim tüm zerrelerime. Bu nasıl kuvvetli bir ayaz? Aynada gördüğüm gözlerimde tonlarca ağırlığında bir eksiklik görüyorum. Kalbimde eksik tonlarca güzel haslet, zihnime alamadığım tonlarca ilim… Gecelerden kırpıyorlar sanki; biri benim günlerimi mi çalıyor? Nerede saatlerim, heyecanlarım? Gü... Devamını Gör

Sessiz sessiz çığlık atabilir mi insan? İçinde duygu bulunmayan şiirlerin ve kelimelerin, içinde duygu bulunmayan yazıların ve dizelerin, içinde duygu bulunmayan nağmelerin ve resimlerin, tabloların ve notaların ne anlamı olur benim dünyamda?...

Dünyada yeterince hissiz ve sevgisiz binlerce tuval varken; ve hissiz ve sevgisiz insanlar alıyorken ... Devamını Gör

Gece bazen izharıdır içimizdekilerin.
İtinayla gömüp, işaret bırakmadan terkettiğim şeyleri hatırlatıyor.

Buruşturup attığım emeller beliriyor masamda,
Soru işaretlerinin yaraları açılıyor;
Soruların beni vurmasına izin veriyorum.
Sızı, havanın soğuğunu kırmaya yetmiyor.
"Gözyaşlarım donacak" diyorum;
Biliyorum, fazla abartıyorum... Devamını Gör

Üşüyorum...
Bir zemheri soğuğu kaçmış yüreğime.
Sokak lambası, yalnız başına geceye direnen bank, ışığı azaltılmış reklam panoları... Buz kesiyor kâinat.
Buz kesmiş insanların sol tarafında taşıdığı kanlı et parçası,
Buz kesmiş sevgi, mehamet ve acı.
Haber alınamıyor güneşten,
O da sıkılmış milyon yıldır aynı nankörler için kendini yakmaktan... Devamını Gör

... Devamını Gör

Yürüdüğüm sokaklarda yaprak dökerek ağlıyor ağaçlar,
Kim 'sonbahar' koydu bu mevsimin adını?

Kuşların gizlendiği yeşil yapraklı meskenler yok artık;
Soğuk manzara resimlerine döndü sokaklar..

Bir daha gelecek bahar,
Bir ayrılış, bir kopuş değil çiçeklerden.
Daha yeşil yapraklar bitecek dallarda,
Daha mavi olacak gökyüzü,
Daha da kalbim... Devamını Gör

Papatyalar, birinin başına taç olabilmek için ölmek zorunda bu dünyada.
Kimse dünyanın iyi bir yer olduğuna inandıramaz beni.

Çiçeklerin âhına bulaşan binlerce sevda kol geziyor sokaklarda;
Dillerde bayağı sözcükleri, herkesin üzerinde aynı gömlekleri görüyorum...

Gökyüzü kirli, yeryüzü ondan daha kirli!
Hangi caddeden başlasam temizlemey... Devamını Gör

Şehrin sessizliğine bir seda gibi düşüyor yelkovanın gıcırtısı.
İçimin gürültüsüne "sus!" emri veriyor saatin onikiyi vuran sesi.
Ben zaten konuşmuyorum,
Her şey içimde oluyor;
Onun sesini de kimse duymuyor ya?
İçimin sesi bir fısıltı halinde dolanıyor şu sessiz caddelerde,
Biri kulağını dayasa sessizliğe; duyacak.

Herkes çok... Devamını Gör

Sevgili Dost,
Bir ayı daha geride bıraktık. Sanırsam bu ay her ay'la aynı değil.,Eylül ayı senin ayın. Bir yerde okumuştum; "Eylül'e şiir yazılmasına gerek yok Eylül zaten şiir gibi bir ay "diye .Eylül Ayrılık ay'ı ,hüzün ay'ı ve en çok da şiir ay'ı. Bu ay da doğman büyük lütuf olmuş Rabbimden. Belki de bu ay doğduğun için çabuk mahsun o... Devamını Gör

Üstünü örtüyorum çocukluğumun,
"Uyuyanın üzerine kar yağar" derdi ninem.
Bir beyazlara bürünse şu şehir;
Gider mi caddelerden ölü vicdanların kokusu?

Uyuyan çocukların üzerine kar yağmasın;
Ar yağsın memlekete, haya indirsin bulutlar

Güneş her batışında bir şeyler götürsün şu çağdan;
Uyandığımızda yok olsun vicdansızlar,
Bir ... Devamını Gör

Kıymetli dost,
İki gündür yazmamamın muzipliği ile yazıyorum. Kalemden uzaklaşmış değilim, aksine mürekkebe dair her şeyi üzerime yıkıyorlar. Sana yazınca da günümü anlatıyorum, bu da biraz rahatsız ediyor. Sık görüşebilsek belki de bunları anlattım diyerek başka şeyler konuşabilirim ancak sezonun dolu yüzü biraz hızlı geçiyor.
Gribi atlatmış de... Devamını Gör

Kıymetli Dost,
Allah ne kadar büyük, biz ne kadar aciziz... Gözlerimi yaşartan, boğazımda yumru olan, hastalık kategorisine bile girmeyen gribin beni düşürdüğü duruma bakınca ufacık bir sinekle devrilen Nemrut'a şaşırmıyorum.
Çıtkırıldım değilimdir, ama bu sefer biraz tuhaf oldu. Galiba üzerine ben de biraz eziyet ettim kendime, hiç dinlenmedim... Devamını Gör