Bazen okuduğum bir cümle bende yeni şemalar oluşturur. Ahmet Hamdi den bir dörtlük gibi.

Bir damla inciydi kirpiklerinde,
Aşkın ızdırapla dolu rüyası
Bir başka güzellik var kederinde
Bir başka alem ki ruhunun yası
Sessiz incileşir kirpiklerinde

Şiirinde olduğu kadar romanları da etkileyici . Hayatına gelirsek Aşkı Böyle güzel tasvir ... Devamını Gör

Doğru.. Parmak izleri birbirine benzemeyen milyarlarca insandan söz ediyoruz. Sadece şu an yaşayanlar için geçerli değil bu durum. Şimdiye dek ölmüş olanlar ve görmeyeceğimiz gelecekteki insanlarla da benzemeyeceğiz . Tek ve eşsiz..
Kulağa klişe gelse de olağandışı bir gerçeklik. Tıpkı hayat gibi... Devamını Gör

Her nisan biraz daha küçülürken
Her bahar üşür çocuk neden ?
Kaldır başını utanma
Yüzünde kalbinin aydınlığı var nasılsa
Verdiğin değer kadarsın
Ve değerini bilen kadar manalısın
Tutunduğunda kırılan dal
Vazgeçtiğinde ucuna takılan melal
İlk göz ağrısı
Son söz yangını
Ömür denen... Devamını Gör

Bu konuda yazılıp çizilmiş ne çok şey var. Okyanustan bir damla almak gibi olsa da , şunu diyebiliriz ;
Esasen insanların sorunu sevgiyle değil , gerçek sevgiden habersiz oluşlarıyla ilgili. Kim önceliklerinde neye yer veriyorsa onu seviyor. Bazıları kendisini çok sevdiği için bencilce, bazıları ... Devamını Gör

Karıştığında mevsimin biri diğerine
Hangi ay , gün , sene
Şeftali ağacının gölgesinde
Gömülü o yitik hazine .. .
... .
Sorma, durma
Geç git alelade,
Bir göç bu kalan tufandan geriye .
.... .
Bulma, bakma
Takıldık uçsuz bir kervana
Ne pusula elimizde ne de harita
Koş ama bir adım... Devamını Gör

Güneşli , pırıl pırıl bir gündü. Yolcular yerlerini almıştı. Hızlı tren birazdan hareket edecekti . Ben de eşyalarımı yerleştirip, önceden ayrılmış olan dörtlü koltuklu ve masalı yerime oturdum. Burayı seçmemin sebebi daha geniş ve ferah olması hem de priz ve masa bulunmasıydı. Yanımda bir üniversite öğrencisi kız ve karşımda yine benle yaşıt sayıl... Devamını Gör

Nisan yağmuru;
İz bırak geçip gittiğin yerde, durma!
Tam ortasına tutun baharın
Bırakma!
Ne kadar sert esse de rüzgar
Döktüğün çiçek olsun en fazla,
Dokunduğun yaprak savrulsa da ,
Kıpırdama!
...
Dünyada, gözünden düşen ilk damlaya karıştığından mı
En Güzelin,
Yoksa dört unsur kesiştiğinden mi bereketin?
...
Hissettirdiğin değişm... Devamını Gör

Bir çok felsefik terimi bir kenara bırakırsak; gerçek benlik dediğimiz kendimizi aslında olduğumuz kişiyi gerçekten seviyor muyuz? Kendimizle barışık mıyız yoksa öyle mi görünüyoruz?
Aslında insan çok kırılgan ve zayıf .. ne kadar hassassa kendini o kadar koruma ihtiyacı duyuyor. Bu da etrafına duvar içinde duvar örmesine sebep oluyor. Bu insanın... Devamını Gör

Hani küçükken yaptığımız kağıttan gemiler.. Hele bir su birikintisine bıraktıysak ya da bir göle keyfimize diyecek olmaz . Bütün dünyamız içindedir sanki. Hayallerimiz de kağıttan gemiyle beraber süzülüp gider suyun yüzeyinde .
Sonra bir tarafı su alır hani. Yana doğru yatmaya başlar. Alıp düzeltemeyecek kadar uzaktadır. Çaresiz batışını izleyeceğ... Devamını Gör

Her dilde telaffuzu değişse de aynıdır anlamı. Bir kelimeden fazlasıdır aslında. Bazen bir gülümseme, bazen bir bakış , bazen bir çocuğun sana doğru yuvarlanan topuna karşılık geri atış.
Merhaba! Başlangıçtır aslında. Yola çıkış, rasgeledir. Önemlisin demektir. Seni görüyorumdur. Varsındır. Kimse için bir şey ifade etmesen de benim için ifade edi... Devamını Gör