Çadırda bekledik çok canımız sıkıldı. Sonra konu tekrar okula geldi biz hayal kurarken, sohbete dalmışken zaten akşam olmuş. İlk gün gün batımını kaçırdık. Akşam yemeğinden sonra yere bir battaniye serdik. Gonca'la usandık yıldızları izledik. Çok güzel insana huzur veriyor. Sürekli güldük ama neye güldük hatırlamıyorum. Gece yarısı çadıra geri girdik. Soğumuştu iyice hava. Sağa doğru dönünce yanım boştu çadırın fermuarıda açık. Kalktım etrafa baktım çadırın arkasında Gonca gözleri dolmuş yanına gittim. Şimdiden özledim dedi. Kimi diye sordum. Ailemi diye cevap verince bir kötülendim. Morali düzelsin diye daha yeni başladık bekle biraz sonra özlersin dedim. Güldü yanağından akan göz yaşında sildi. Gel çadıra hasta olucaksın sonra birdaha da yanıma tek bırakmazlar bana deyince sustu. İçeri geçtik sohbete devam ettik. Üzücü tabi kendi ayaklamızın üstünde durmaya çalışıyoruz yardım eden kimse yok. Bende özledim ama üstüne gitmemek için diyemedim. Bir iki saat tekrar uyuduk. Sabaha uykusuz a kalktık. Dışarı çıktığımızda önümüzden geçenlerin dün kaçtığımız çocuklar olduğunu anladık. Bizi görünce gelin masamıza dediler geçtik hemen. Kesin sorucaklar dünü dedim. Bize biraz kampı anlattılar. Dün galiba çadırlarını bulamadınız diye sordu.