Giriş yap! Hesap oluştur!
Nedir?
Ara
Şifreni mi unuttun?
46 Kış başladığında kar türküsünü  her yerde söyler, yolla - Sözümoki
23 Aralık 2019, Pazartesi 23:34 · 479 Okunma

46

Kış başladığında kar türküsünü  her yerde söyler, yollar bembeyaz  bir örtüyle kapanırdı. Tüten bacalarıyla evler panoramik bir köy manzarası oluştururdu. Taşköprü'nün üzerine yağan  kar taneleri gözlerimde bir rüya gibi görünüyordu...
Çoruh karlı dağların ortasında akışını hiç eksilmez ama yer yer coşkusu azalır gibi olurdu..
Bir gece öylece şiirler okurken düşlerimde hep onun gelişini izlemek mutluluğu yaşamak isterdim... Dedemin Yusufeli' den benim işime yarar diye aldığı  resim defteri öylece dururken birden aklıma ilginç bir şey geldi. Neden bu deftere Zühre'yi resmetmeyeyim diye düşündüm... Ama bunu yapmak pek akıllıca olmasa gerek. Zira onun güzelliğini kağıda dökmek hissi bana çok ağır geldi...Zühre'yi iki kez görmüştüm. Bunlardan hangi anı resmetmeliyim diye bir kez daha uzun uzun düşündüm... İşin içinden çıkılacak gibi değildi... Sonunda onu Tacar gölünün kıyısında yürürken gördüğüm zamandaki resmetmeye karar verdim...
Bir resim defteri, aşkından ölmek üzere bir Tahir, büyüleyici güzellikte bir Zühre... Dedemin evinde bir deftere ne çok şey sığdırmaya çalışıyorum  Allah'ım... O renkli   çimenler kara kaleminde renksiz bir bir ayrıntı oluverdi. İçim ürperdi bir an... Bembeyaz atların yayılışı, köydeki insanların yöresel elbiseleri, masmavi gök, kayın,  kestane,  gürgen ve çam ormanları birden bire kasvetli bir dünya gibi defterde göründü uzaklardan gözlerime... Ama Zühre'ye kalemim bir türlü gitmiyordu....Sanki onu resmetmekle o an her şey kaybolup gidecek sandım... Bir yıldız çizdim gözlerinin çok üstüne ama olmuyordu işte resmetmek hissi tükeniverdi ben de... Bıraktım kağıdı kalemi...
Mumun titrek ışığı  geceye bireyler söyler gibi erimeye başladı...
Geçen yılın Aralık ayında bir kar fırtınasından sağ kurtulup köyümüze  misafir ettiğimiz  İstanbullu dağcıların bizlere gönderdiği çeşitli hediyelerle köydekiler ne kadar sevindiklerine şahit olalı tam bir yıl olmuştu. Köyümüze yine geleceklerini mektuplarında belirtmişlerdi...
Dışarıda tipi etkisini arttırmıştı. Kedilerin acı miyavlaması köyün harman yerinde bir süre yankılandı ve kısa bir süre sonra kayboldu...
Enstitü günleri gelip çatmadan bazı günler köprüye gidip  bu asırlık taş yığınına  tuhaf bir şekilde sevdamı sanki bilmiyormuş gibi  anlatmaya koyuldum...
Kışın en soğuk günlerde en zor şey hiç şüphesiz hasta olmaktı. İşte o zor kış gününde büyük bir hastalık yaşadığımı,  ninemin başucumda zaman zaman ağladığını büyük bir acıyla hayal meyal hatırlıyorum... Zühre kimi zaman Taşköprü'de kendi dokuduğu halı ile bir masal ışıltısıyla görünür ve bir süre etrafa bakmayı sürdürürdü. Sanki uzaklardan gelen bir kervan yolcusu gibi aceleci ve tedirgin bir hali vardı... Bir ara heybesinden bir şey aldı. Avuçlarında bir süre izledi onu... Sonra hızlıca heybesine geri koydu...
Kan ter içinde ve tireye tireye sayıklamaya başladığımı nenem anlatmıştı... Hasta olduğum günlerde mevsim nereye gidiyordu bilmiyordum... Isınan odanın bir köşesinde bir başına yatan ben, ağrılarımla baş başa iyileşmeyi bekliyordum...

1 kişi beğendi ·
Yazarın diğer paylaşımları;
Sözümoki Mutlaka Bilinmesi Gerekenler
Sahibi olduğun sertifikalar?
X

Daha iyi hizmet verebilmek için sistem içerisinde çerezler (cookies) kullanmaktayız. "Çerez Politikamız" sayfasından daha detaylı bilgilere erişebilirsin.

Anladım, daha iyisini yapmaya devam edin.