Kapılar açıldı bir gün
Kimseler yoktu...
Dışarıda bir toprak kokusu
içeriye bir yağmur doldu.
Gerçek olamazdı.gerçekte..
Dışarısı da yoktu...
İki oğlu vardı İçeride
Bir kızı yetimhane de
Bir kocası, hiç olmasaydı
Bütün suçlarda olmayacaktı
Adalet koymuşlardı adını
Adalet dileniyordu köşelerde
Biraz su, bir lokma ekmek uğruna
Adaleti bedeninden alırlarken çok utanıyordu
Sonra alışıyordu.
Kızı okulda süpermiş. en çok ona seviniyordu
Acılarım ağrımıyor hayret dedi
Karnımda acıkmıyor
Damarıma akıtılan o beyaz sıvı da yok
Denizler içinde susuzluk çeken Adalet
Kendi kendine acıyordu..
O gün kapılar ardına kadar açıldı
Kimseler yoktu
Çırılçıplak koştu o kapıya
Bir kapı,bir kapı sonrasına
Çimlere bastı
Havayı çekti içine
Bir kuşa selam verdi
Güneşe doğrudan bakamadı
Gözlerinden yaşlar boşaldı
Ellerinde kelepçe de yoktu
Koştu koştu ayakları acıyana kadar
Kocaman bir ısırıkla Armut yiyordu bir ağaç altında
Yasak yoktu..
Birden uzaktan bir sesle irkildi
Canı yandı..
Korktu...
Uyan Adalet tedavi vakti
Bir rüyaymış meğer hepsi
Bu kadar güzelken..Acılar dayanılmazdı
Bir iğne daha yapsan dedi
Uyur muyum yine..
(Mahkum koğuşundan notlar)