Giriş yap! Hesap oluştur!
Nedir?
Ara
Şifreni mi unuttun?
Adını Sen Koy - Sözümoki
15 Nisan 2020, Çarşamba 15:12 · 433 Okunma

Adını Sen Koy

Varlığını 4 bin yıl önce yitirmiş olan yıldızlardan bir tanesinin kaymasını saatlerce bekleyip, kayan cismin aslında bir yıldız değil de meteor parçası olduğunu bilmeden onlardan dilek dilemek gibi şeydi herhalde yıldız ailesinin bir gece yarısı evlerinde çıkan yangında daha iki aylık olan Deniz ve Gökay isimli ikiz bebekleriyle birlikte kurtulma çabası.

Sokakların dar olmasının üstüne mahalle sakinlerinin de arabalarını bilinçsizce park etmeleri itfaiyenin gecikmesine ne kadar sebep olsa da komşuların üstün gayretleriyle anne Hilal yıldız ve baba İsmet yıldız o cehennemden kurtulmuşlardı. Geride ise o cehenneme ait olmayan iki melek kalmıştı. Komşular baygın haldeki anne ve babayı kurtarma telaşından bebeklerin o yangında olduğunu adeta unutmuşlardı. Bebekler, Hilal Hanımın ayılıp onları sormasıyla ancak akıllara gelmişti. Şimdi ise sıra o bebeklerin nasıl kurtulacağına gelmişti. Herkesin kendince bir fikri olsa da komşuların bir kısmının bebeklerin içeride ki dumandan öldüğüne dair düşünceleri anne ve babayı feryada sokmaktan başka bir işe yaramıyordu. İsmet beyin şaşkın bakışları arasında Hilal Hanım sağa-sola koşup yardım çığlıkları atıyordu. İtfaiye erleri bu sırada evin sokağa bakan iki penceresini de kırıp içeriye tazyikli su göndererek ateşi bastırmaya çalışıyordu. Polis ve ambulansın gelmesiyle birlikte Hilal Hanım daha fazla dayanamayarak İsmet Beyin yakasına yapıştı:

- Kurtar çocuklarımı ismet, kurtar.

İsmet beyin ne yapacağına dair hiçbir fikri yoktu. Bebekleri içeride ölmek üzereydi veya komşuların dediği üzere dumandan boğulup çoktan ölmüştü. O kafasında ikinci ihtimali düşünmek dahi istemezken bebeklerin kurtulması için de bir mucize bekliyor gibiydi. İsmet Bey, birden bire itfaiye erlerinin yanına koşup onların su sıkmalarını kesmelerini, dışarıdaki herkesin de susmasını istedi. Olayın içinde olan mahalle ahali onun ne yaptığına bir anlam vermeye çalışırken aynı zamanda onun dediğini de yapıyordu. İsmet Beyin bu söyledikleri 1-2 dakika içinde tam anlamıyla yerine gelmişti. Şimdi bütün gözler İsmet beyin üzerindeydi. Herkes onun pencereye doğru giden adımlarını izlerken, O ise sağ kulağını pencereye yaklaştırıp sol elinin işaret parmağını göstererek içeriden bir ses duyduğunu anlatmaya çalışıyordu. İçerideki sesten emin olduktan sonra karısına dönerek heyecanla yaşıyorlar, yaşıyorlar dedi. Henüz bu ses kulaklarda yankılanırken o herkesin gözü önünde bir mucizeyi gerçekleştirmek üzere içeri dalmıştı. Herkesin gözleri önünde dumanların arasında birkaç saniyede kaybolmuştu. Bu ismet beyin sonu olabilirdi fakat o sonunu hiç düşünmemişti. Zaten sonunu düşünen kahraman olamazmış. O tek bir son düşünmüştü o da evlerine düşen cehennemin kapısından çıkıp çocuklarını cennete kavuşturabilmekti. İsmet bey aradan 5-6 dakika geçmesine rağmen o cehennemden çıkmamıştı Meraklı gözler yerini endişeli gözlere bırakmıştı. Sanki o anda olan her şey bir aksiyon filmini andırıyordu. Heyecan verici ve aynı zamanda ürkütücü bir olay ve o olayın içinde olan masum insanlar. Ama ne yazık ki bu bir film değil ve sonu da mutlu bitmeyebilirdi. Endişeli gözler yavaşça kendini korkulu gözlere bırakırken kapıda İsmet beyi görünce buruk bir mutluluğa döndü. Buruktu çünkü ismet beyin o yangından Deniz ve Gökay la çıkması beklenirken kucağında sadece Gökay bebek vardı.

1 kişi beğendi ·
Yazarın diğer paylaşımları;
Yazarın başka paylaşımı bulunmamakta!
Sözümoki Mutlaka Bilinmesi Gerekenler
Beyin göçü almamız konusunu nasıl değerlendiriyorsun?
X

Daha iyi hizmet verebilmek için sistem içerisinde çerezler (cookies) kullanmaktayız. "Çerez Politikamız" sayfasından daha detaylı bilgilere erişebilirsin.

Anladım, daha iyisini yapmaya devam edin.