Ah! Be gülüm !
Ah! Yoluna 'can' diye candan geçtiğim,
Ah! Saklı hazinemin kayıp anahtarı...
Hasretinden bir acı düştü hisseme.
Çözebilsem keşke boynuma doladığın hüznün sırrını...
Ey! Benim kayıp giden ömrümün eksik parçası...
Ey! Cümlelerimin sessiz çığlığı...
'Aşk'tan üç harf düştü alfabeme...
Çözebilsem keşke alfabeme düşürdüğün harflerin sırrını...
Söylesene yâr !
Dudaklarınla birlikte kalbin de uyanık mı ?
Bir serâp imişsin meğer...
Parmaklarımın arasından süzülüp giden.
Söylesene yâr !
İki dudağım arasında senden başka ne var?
Neydi sevincim peki ?
Çölde, ne dediğini bilemeyen o deve sahibi gibiydi sevincim...
Hasretine mi yanayım...
Hayaline mi kanayım,
Ah! Be gülüm... Ah! Be iki gözüm...
Yolum zaten yokuştu,
Yalın ayak yürüdüğüm bu yolda,
Kesiklerle dolu bir ayağa,
Diken serpmene ne gerek...
İlâ âhir;
Dua; hamdin sahibine,
Dua aşkın sahibine
Dua; boş ellerle dönmediğimize,
Dua; asıl yâre...
Dua, pür kusur kardeşinize...
...
Vesselam !..