Ne çok üzdüm seni, ne çok izin verdim kırılmana.
Hoyrat bir ırmağın akışı gibi nasılda çoğaldın yana yakıla. Duyduğunu duyurmadın ve gördüğüne kör oldu gözler. Sessiz ve sedasız yoruldun durdun, tüm gürültün kendineydi aslında. Avuçlarımın arasında iyileştiriyorum seni, şefkatle sarıyorum yaralarını, kanatacaklar belki yine, kıracaklar ara sıra. Ama bu kez biliyorum kıymetini izin vermiyorum dahası'na...