Giriş yap! Hesap oluştur!
Nedir?
Ara
Şifreni mi unuttun?
AKIL HASTAHANESİNDE ÖZÜNÜ BULMAK - Sözümoki
06 Kasım 2020, Cuma 03:59 · 466 Okunma

AKIL HASTAHANESİNDE ÖZÜNÜ BULMAK

Bugün Nurdan'ı düzenli ziyaretimin birinci ayı. Tam bir aydır,her gün saat 14:00 gibi onu ziyarete geliyorum. Çoğunlukla konuşmuyoruz,daha doğrusu o konuşmuyor. Ruh ve Sinir Hastalıkları hastahanenin bahçesinde öylece oturuyoruz. Yanımdaki bankta otururken ,dönüp yüzüme baktı birden. Gözlerimin içine,öyle bir baktı ki,sanki bakışlarıyla göz bebeklerimi oyup,oradan kalbime giriyordu. Tüm yorgunluklarımı,ağrılarımı,tükenişlerimi görüyordu. "Tükenmişsin sen" dedi. Sonra tekrar önüne dönüp,kucağındaki oyuncak bebeğinin saçlarını örmeye başladı. Onu ilk tanıdığım gün geldi gözümün önüne. İlk yardım sınavına girmek için gelmiştim,eşim de yanımdaydı. Binbir telaş gireceğim sınıfı ararken,nereden geldiğini anlamadığım bir şekilde birden kocamın üstüne atladı. "Allah belanızı versin,hepiniz aynı haltsınız" diyerek kocamı yumruklamaya başladı. Zor bela onu eşimin üstünden çektiklerinde,bana bakıp bağırmaya devam ediyordu. "Onun için hayatından verme,kendini mutlu edecek şeyler yap,o pezevenkin sözlerine sakın aldırma " diye. Deli işte deyip geçmem gereken yerde öylece durup kalmıştım. Ne görmüştü,ne duymuştu? Bizi tanıyor muydu? O hastahaneye daha önce gelip gelmediğimi hatırlamaya çalışmıştım,sanki her gün gittiğim marketmiş gibi. Bizim bir durumumuza,kavgamıza mı şahit olmuştu? Haklıydı çünkü. Kimseye anlatamadığımı,anlattığımdaysa yargılandığımı anlamıştı. Bir aydır,bencilce Nurdan'ın ne bildiğini öğrenmek için her gün uğruyordum buraya. Yeryüzünde beni duyduğuna,anladığında inandığım tek insan oydu sanki. Her ne kadar o benimle konuşmasa da. Belki bin beş yüzüncü defa sordum. "Nurdan,niye saldırdın o gün kocama" . Aynı cevap "hak etti çünkü ". Sabrım tükenmek üzereydi artık,ama zorlamanın bir şeyi degistirmeyeceğinin farkındaydım. "Nurdan,bak,bir şeyler sezdiğini,ya da gördüğünü biliyorum. Mert,beni aldatıyor mu?. Başka bir kadınla falan mı gördün onu?" Öyle bir baktı ki yüzüme,dünyanın en zavallı insanı hissettim kendimi. Acıyarak,hatta bir nebze tiksinerek belki . "Tek sorun bu mu gerçekten? Kocam başka bir kadınla yattı mı? Rahat ol,kocanı o gün ilk defa gördüm ". "Ne o zaman Allah'ın cezası,ne var,niye saldırdın adama". Diye bağırmıştım en son. Tam bana da saldıracak diye beklerken,ürkütücü derecede sakin bir biçimde konuşmaya başladı. Söylediği her harf altınmış gibi özenle,sükunetle konuşuyordu. "Bak,senin yüzünde bir şey var. Dedim ya tükenmişsin. Biz kadınlara göre aldatılmak dünyanın sonu. Nasıl olur da başka bir kadını bize tercih ederler. Aldatılmamak için o kadar çok çabalıyoruz ki,bize yapılan uygar işkenceleri göremiyoruz... Günde kaç saat ayırıyorsun kendine?. "

"Şey,yani pek fazla değil. Malûm,ev işleri,çocuk. Yani bazen nasıl akşam oluyor onu bile anlamıyorum. "

"Amaaaa kocan eve gelince,güya son derece yorgun bir hâlde kendisini koltuğa atıyor. Ve sen,çok yorulmuş kocana hizmet etmeye devam ediyorsun. Sana direk söylemiyor ama onun gözünde bir asalaktan farkın yok. Seninle asla konuşmuyor,çünkü senin gibi boş muhabbetlere ayıracak zamanı yok. Çocuğunu bir saat ona bırakıp hava almaya çıksan,dünyanın en bencil annesi oluyorsun. Sen kimsin ki kendine zaman ayırıyorsun. Duyulmuyorsun,görülmüyorsun,hissedilmiyorsun. Bir robot gibi,sadece hizmet ediyorsun. Kendine ayırdığın bir kahve molasinda suçluluk hissediyorsun,çünkü iyi olan hiç bir şeyi hak etmediğine inandırılmışsin. Lanet olası sistem,annen,baban seni bir erkeğe muhtaç hâle getirip,ondan sonra kadına şiddete hayır. Biz arkandayız diyorlar. Bizim en büyük sorunumuz bu,görülmüyoruz. Ve daha da kötüsü ne biliyor musun,bu hayatı hak ettiğimize inandırılıyoruz. Bak,şu doktoru görüyor musun? Heh,işte o her mesai bitimi koşa koşa çıkıyor. Çünkü muhtemelen çocuğunu okuldan ,bir yerden alması ve gidip ev işlerini düzenlemesi gerekiyor. Oysa şu adam var ya,her akşam gerine gerine,ağır ağır çıkar buradan. Çünkü biliyor ki,evde birileri onun rahat etmesi için gerekli düzeni sağlamıştır. Hani gününün üçte ikisini kendine ayıramayan insan mesleği ne olursa olsun köleydi. Söz konusu kadınlar olunca her türlü kölelik reva tabi..."

Sadece ona sarılıp ağladım. Başta kocam olmak üzere,etrafımdaki herkesin empati yoksunluğunu telafi edercesine anlamıştı bu kadın beni. Aklımı kaybedeceğimi düşündüğüm dönemde,bir akıl hastahanesinde buldum özümü. Bu kadardı. Nurdan haklıydı. Artık biraz bencil olma vakti gelmişti.

1 kişi beğendi ·
Yazarın diğer paylaşımları;
Sözümoki Mutlaka Bilinmesi Gerekenler
Bir hatipte mutlaka olması gereken özellik sence nedir?
X

Daha iyi hizmet verebilmek için sistem içerisinde çerezler (cookies) kullanmaktayız. "Çerez Politikamız" sayfasından daha detaylı bilgilere erişebilirsin.

Anladım, daha iyisini yapmaya devam edin.