Aklıma bir soru geldi baba; cevabını ben bulamadım, engin bakışın ve çınar duruşuna muhtacım. Ruhum mu düşünüyor, kalbim mi, nefsim mi, beynim mi? Yoksa hepsi top yekûn mü savaşıyor bedenimde?
Aklıma onlarca soru geldi baba; ya hakikaten yanıtları yok, ya da yanıtlar oluşturuyor kafamdaki sûalleri. Terimleri insanlar mı buluyor, yoksa takvimler üzerimizde psikolojik bir baskı mı? Evet! Ölümün yaşı yokmuş duydum, yaşın ölümü var mı bilmiyorum. Bir beden içerisine sıkıştırılmışım, gözlerim neden ağlar, güler, okur, konuşur, duyar...?
Aklıma yüzlerce soru geldi baba; kitaplar benim için, ben kitaplar için, biz nerde ve niçin..? Yıllardır okuyorum, bir şeyler yazıyorum, kimi okuyorum; beni mi, seni mi, onu mu? Neyi yazıyorum; bizi mi, sizi mi, onları mı?
Aklıma binlerce soru geldi baba; Savaşmak insanlar için ve yine savaşın getirdiği barışmak yada barışın getirdiği savaşmak dahi insanlar için. Peki suçlu nerede ve niçin..? Biz neden kişisel düşünürüz ki hep, ülke ülke ayrılmak yerine sorun nedir tek vücut olmamakta? Diller, dinler, senler, benler birbirine zıt ve sürtüşmekteler. Seviyoruz denilince seviliyor mu baba?
Aklıma on binlerce soru geldi baba; sen bu kadar yaşadın kesin yanıtını bulmuşsundur (!) Yaşamak mıdır bilgi, bilgi midir yaşamak? Tartışmak mıdır uzlaşmak, uzlaşmak mıdır cevap? Her şey zıttı ile mi var yoksa, Habil ile Kâbil'in hediyesi mi güzelliğin yanında çirkinlik?
Aklımda yüz binlerce soru geldi baba; yüz bini bulan muhakkak ki insan, peki yüz bini bulduranı anlamamak nasıl bir isyan? Vücudum kendi gergefinde ilmik ilmik sûal dokumakta, suallerin yanıtı bir yerlerde saklanmakta. Biz nerelere, ne zaman ve kiminle saklanıyor, inzivaya çekiliyoruz baba? Bu bir oyun mu? Gördüm! Sobe, ne zaman olacağız bilmiyorum?
Aklıma milyonlarca soru geldi baba; gençlik neden her şeye bûrhan arıyor, böyle olması bende bûhran oluyor. Evvelindeki kayıtsız şartsız intisap nerede? Garbın ilminden çok kıyafetlerini aldık... Yaşadığı zamanı anlamayıp, kıymetini bilemeyen gaybı merak ediyor, niçin ve neden? Ne eski şekerlerin, ne çikolataların, ne de çikletlerin tadı var...
Aklıma milyarlarca soru geldi baba; merak etme hiç bir sûalim olmayacak. Cihandaki bütün suallere koskocaman bir yanıtım ben. Beşerim ben! Rüzgar hiç bir zaman dört taraftan esmez bilirim! Tözümü bıraktım, şimdi rayihanlarladır bedenim. Gülistan olmuş kederim, tayfta kalmış tüm düşüncelerim...