* Üstünü sıkıca ört ve içinden bir şarkı tut. Ben de burada o şarkıyı mırıldanayım ve ayrı yerlerde yan yana uyuyalım.
*İletişebilmek adına kelimeleri icat eden atalarımıza aşk olsun! Ellerin, gözlerin ve harflerle kirlenmemiş sesin görkemine bıraksalardı keşke kaderimizi. Belki bir medeniyet geliştiremezdik ama anlatamamanın ezikliğiyle kendimizi parçalayıp ruhsal buhranlar da yaşamazdık.
*Durum, mekan, iklim ve ruh halimi özetledim. Tüm bu laf kalabalığının sonucu ise şu. Seni özledim… Seni özlüyorum…
*İnsanlar yürüsün, ben cümle kuramayayım ne fark eder? Seni seviyorum ya ben, banane gerisinden…
*İnsanların değerleri onlarla beraberken değil ayrılıp birer anı olduklarında daha iyi anlaşılıyor.
*Şimdi, söylenecek her şeyi söylemek için geç kaldığım bu zamanda ve bu yerde söylüyorum bunu. Sen öyle güzeldin ki o gün parkta dolaşırken, biz, bütün park seni izliyorduk ve özellikle ben seni ağaçlardan, kuşlardan, hatta kendimden bile kıskanıyordum…
*Dünya çok bozdu. Ve biz içindeydik. Birbirimizi mi bozduk yoksa beraber mi bozulduk, bilmiyorum.