Yazarın kitaplarından alıntılarla insan ilişkileri ve kendimizle olan ilişkimize dair bir seyler konuşayım istiyorum.Yazmak fikirleri konuşturmaktır nihayetinde.☺️
Öncelikle mutluluk parada mı , aşkta mı , başarıda mı?
Nadir buluruz , bulunca kaybederiz.Sürekli arayışındayızdır.
Hayata bakarken agresif bakış açısından kurtulan ve kendi içinden bakabilmenin aydınlığını yaşayan yazar mutluluğa dair şunu söylüyor : "Mutluluğun, elimizde olmayan bir şeyi elde etmekten değil de; Elimize olanı anlayıp takdir etmenin sonucunda geldiğini hep unuturuz"
Yazar onu aramayı bırakmış , görmeye başlamış.
Üstelik bu arayışların hengamesinde oldukça yıpranırız.İçimizdeki eksikliğin içimize bakmak olduğunu farkedemeden yine iç karakterimizi , benliğimizi ararız aslında.Bir filozofun sözüdür : "İnsan cüzdanını kaybettiğinde bunu farkeder , telefonunu kaybetse farkeder.Ama kendini kaybettiğini farkedemez.Yavaş yavaş kaybeder kendini insan." Hayatın akışı çok telaşlı bir yolculuk.Ayak uydurayım derken ayağımızı kaydırır , popo üstüne düşer akışın bizi yönlendirmesine hapsoluruz.Sonra bize iyi hissettirecek şeyler ararken boyumuzu aşan bir çukurda buluruz kendimizi.Bizi seslendiğimiz hiçbir şey kurtarmaz da dizlerimizde derman kalmadığında soluklanıp içimize dönmek , içimizi anlamak ve büyümek kurtarır.Benliğini görmeye başlayınca çukur aşılır olur.Göremedikçe ise öfke kusarız.Kendimizedir aslında öfkemiz.
"Bir insan kendisiyle kavgalıysa,etrafında barışacak kimse olmuyor; Bir insan kendisiyle barışıksa etrafında kavga edecek kimse kalmıyor..." Diyor yazar.Benliğini bulan ona sıkı sıkı sarılsın.Onunla halletmemiz gereken çok mesele var.