İsraf, makul sınırları zorlamak, orta yoldan ayrılmak, haddi aşmak demektir. İnsana verdiği her türlü nimetin yerli yerinde ve ihtiyaç nispetinde kullanılmasını öngören Rabbimiz israfı yasaklamış (A'râf, 7/31), müminlerin her işlerinde itidal üzere hareket etmelerini istemiştir. Bu doğrultuda yeme içme gibi temel gereksinimlerimizi giderirken olduğu gibi mallarımızı harcarken de ihtiyacımızdan fazlasını tüketmemeye dikkat etmemiz gerekir. Nitekim akan bir nehirden abdest alırken dahi israf etmemeyi öğütleyen Sevgili Peygamberimiz bu konuya dikkatleri çekmiş, ''Canının çektiği her şeyi yemen israftır.'' diyerek dünya nimetlerini kullanmada arzularımızı değil ihtiyaçlarımızı ölçü almamız gerektiğini vurgulamıştır.
Dinimizde israf etmemek temel bir yaşam ilkesi olup sadece maddî konularla ilgili değildir. Bu bağlamda zamanın, enerjinin ve emeğin de israf edilmemesi ve ilahî rızaya aykırı harcanmaması gerekir.