Erdoğdu,Anadolu'nun ücra bir köyünde 5 kızdan sonra doğan ilk erkek çocuğu olduğu için babası ona bu ismi vermiştir. Ailenin tek erkek çocuğu olması ona her ne kadar bazı avantajlar sağlasa da birçok psikolojik baskıyı beraberinde getirmiştir ve bu baskı ömrü boyunca sırtına kambur olan birşeydir.Yetiştiği toplum gereği duygularını ifade etmeyi zayıflık olarak görmüştür ve bu yüzden çok bedeller ödemiştir. Ataerkil bir toplumda yaşamak kadın kadar erkeği de zorlayan birşeydir.Erdoğdu da bu zorlukları yaşayan biridir. Toplumun erkek profiline uymak için duygularını bastıran ,ömründe bir kere bile ağlamamış biridir. Ve bu şekilde yaşamak onun hassas ruhunu yaralamış ve onu pasif agresif biri haline getirmiştir. Git gide kendinden nefret eden biri haline dönmüştür. Bu tavırlarından dolayı etrafındaki insanları sürekli kırıp üzmüştür.Erdoğdu sürekli patlamaya hazır bir öfke topuna dönmüştür ve bu en çok kendisine zarar vermektedir.