Dünya bir lucid rüya, içerisinde birçok ruhun bir arada olup herkesin bilinçli olduğu bir ortam. Açıkçası geçmiş ve gelecek de var sayılmaz. Geçmişinden tecrübe edinmeyi beceremez insan, nasihatten ziyade doğrudan başına gelmesi gerekir sorunun. Geleceği de yazamaz, sadece şu an yaptıklarını gelecekle ilişkilendirmeye çalışır. Şimdi kaldı geriye, içerisinde çok bir şey yoktur aslında. Fizik ve metafizik bağların bütün olduğu bir kısımdır. Sadece hareketlerin ve tahlillerin dinamiğine sahiptir. İnsan bilinçli olduğundan bilinçli olmama hakkına da sahiptir. Tam bu sebeple zamanlar arasında zihninde kaymaktadır. Zamanın izâfiyetine de dahil olabilir. Uyumak da zaman makinesi, rüyalar birer bilinçaltı faaliyeti ve lucid rüya uyanık hali insanın. Ne kadar uyanık orası değişir ama fizik hâlde uyanıklılık mevcut. İnsanlar ile arasında geçmiş kalırsa insanın, ne yapsa hakaret kabul eder şimdide. Gelecekte ise bir kaygı ve korkusu vardır nispeten. Ki üç zamanda kirlenen, bir zamanda düzelemez. Gelecek ve geçmiş, şimdi ile düzeltilemez. Geçmişte yaşamak istemez, geçmişten bir şeyler ister insan. Gelecekte de yaşamak istemez aslında. Gelecekten de bir şeyler ister. İnsanları isteyebilir, mutluluk isteyebilir ya da herhangi bir ihtirasa kapılmak isteyebilir. Sevgi de isteyebilir, ya da mutlu bir aile vs. Onları şu an da verseler kabuldür, geçmişten de gelse kabuldür. İnsan zamanları istemez, sadece içerisindeki umutlarını ve mutlu anlarını ister. Bütün meselesi de budur. Çok masumdur aslında insanın isteği, arkadaşım daha derine düşmemeliydi bu masumiyet. Şimdi kim nasıl seni masum ilan edecek, beni masum ilan edecek? Yazgım da varmış, sana da okumak düşmüş. Masumiyetimiz, o ince hassasiyet terazimiz, bu kadar şaşmasaymış. Biz cennette yaşarmışız ruhumuzda, hep birlikte, gökyüzü gibi.. Aydınlık, sakin şarkılar gibi..