BİR AY

Yine ben sevgili günlük. İki saat geçti mi aradan? Ben yine bambaşka bir moddayım da. Stabil kalmayı sevmiyorum biliyorsun. Stabil kalmayı sevmiyorum,ama geleceğimi bilmek istiyorum. İşime geldiği gibi yani. Sana bir şey itiraf edeceğim. Ben daha fazla saklayamıyorum. O gitti ve foyam meydana çıktı.

Ne kadar zamanda aşık olmuştum ben ona? Bir ay. Evet,sanırım bir ay gibi kısa bir sürede. Benimle evlenir misin? Sen bana bakarsın demişti. Ben de tüm güçsüzlüklerimi gizlemesi şartıyla kabul etmiştim. Ben ona bakacaktım,o bana. Ben onu sevecektim,o beni. Ben hâlâ buradayım ve o gitti. Beni öylece bıraktı. Hani,şey gibi düşün... Çirkin bir vücudun vardır,fakat en güzel,en kaliteli kıyafetleri giyersin onu saklamak için. Ve sonra bir gün,bir güç alır o kıyafetleri üstünden. Ve sen çırılçıplak kalırsın. Tüm kusurlarınla. Tam da böyle hissediyorum. Tüm acizliklerimle ortada kaldım . O yokken iyi kötü umutlarım,planlarım vardı. Sonra o geldi. Herşeyim oldu. Elim,ayağım,kalbim,gözlerim,neşem,hüznüm,geçimim,geçimsizliğim. Şimdi,herşeyim gitti. Ben tüm zayiflıklarımla onun arkasına saklanmıştım. Şimdi hayat ve ben başbaşayım. Ve hayat,şimdiden açık ara fark attı bana. "Sen beni hayata bağlıyorsun,neşemsin" demişti. Hayatımı ve neşemi de alıp gitti. Bir ayda aşık oldum. Ne kadar zamanda sileceğim. Bir ayda güvendim,şimdi kime nasıl güveneceğim. Bir ay,bir hayata bedel mi diye çok düşündüm. Evet,bedel. Bir ay,bir hayatı alıp götürebiliyor senden. Ve sen hâlâ o bir ayda kalıyorsun.