BİR YAŞAM HİKAYESİ

Kurtman yaptığı kerpiç evin içini ve dışını bembeyaz kireçle boyar, ev çok güzel olmuştur.Hayrullah Kurtman'a teşekkür eder ve emeğine karşılık bir miktar para verir ve yeni evde yere serdikleri bir bezde Allah ne verdiyse karınlarını doyururlar. Sonra Hayrullah diğer bir tanıdığı olan Şerif ustayı çagırarak cam önlerine birer sedir ve bir odaya da yatak yorgan koymak için yüklük yaptırır.
Artık köyden çocukları getirmenin zamanı gelmiştir. Kamyoncu Kabakçı'yı bulur ve kendisiyle köyden göç getirmek için anlaşır. 1967 yılı ilk baharında köyden bir miktar eşya ve eşi ile çocuklarını alır yeni yaptığı eve getirir.
Çocuklar evi çok beğenirler. Tek katlı bembeyaz kerpiç ev çok hoşuna gider onların, ama Hayrullah evi nasıl geçindireceğini kara kara düşünmeye başlar. Tek anladığı iş hayvancılık ve hayvan alım satımı işidir. Doruk denilen bir yerde pazar günleri çok büyük hayvan pazarı kurulmaktadır. Doruk pazarına giderek oradan aldığı hayvanları Havza'da cuma günü kurulan pazarda satmak için kafasında bir proje geliştirir.
İlk pazar günü sabah ezanında kalkar ve bir minübüsle Doruk canlı hayvan pazarına gider, oradan o gün iki tosun ve iki inek alır ama parası yoktur, aldığı köylüyle bir kısmını verip kalan kısmını bir ay sonra vermek üzere anlaşır, köylü kabul eder ve oradaki kamyonlardan Arif'in kamyonu ile aldığı hayvanları Havza'ya getirir.
Cuma günü aldığı tosunları ve ineklerden bir tanesini pazara götürür. Üçünüde bir çırpıda satar ve baya kar eder, kalan inekte çok süt verdiği için onun sütünden yağ ve peynir, yoğurt yaparak evin ihtiyacını karşılamayı planlar, artarsa da satarım diye düşünür. Artık sürekli bu pazarlar aracılığıyla sürekli hayvan alım satımı yapmaya başlar, işleri baya iyi gitmeye başlar iyi para kazanmaya başlar.
Bu arada iki erkek ve bir kız olmak üzere üç çocuğu vardır. Yazın erkekleri sünnet ettirmek ister, ve kendi köylüsü ve aynı zamanda sünnetçilik yapan sağlık memuru Hikmet ile cumartesi günü sünnet için anlaşır, mahallenin imamıylada akşam bir mevlüt okuması için anlaşır, ve çocukların sünnetlerini yaptırır.
Haftanın diğer günlerinde de başka pazarlara gitmeye başlar, işleri baya iyi gitmeye başlamıştır. Bir taraftan da ahırında beş tane ineği olmuş ve onların sütüyle de peynir ve tereyağı yaparak kazandığı paralarla evin masraflarını karşılamaktadır.