Yürümek biçimsiz kaldırımları üstünde İstanbulun.
Solumak çaresizce ümitlerimi dağlayan yokluğun.
Havaya karışan sesini ve durmak bilmeyen mechulun.
Nefes kesen şû dem ve dem duraksız hayattaki soluğun.
Tek bir çaresi var kelimeler içinde saklı hamlesi.
Ya şâhâ mat gerek yahut ğalebe çün feda-i veziri.
Bilçümle sahada bulduğum nice fırsatlarımın sesi.
Itmek arzusu gütsün aduv hadsiz içimdeki boşluğun.