'Hayat, yaşadıkların ve yaşayamadıkların arasında bir kader, bazen de bir kederdir. Çoğu kez yaşadıkların olsa da kederin, çoğu kez de yaşayamadıkların olur kaderin... 'Ön sözleri hep bir merhabayla başlayan, son sözleri ise hep bir hoşça kalla biten bir kitaptı hayat. Ve bu kitabın tek kalemiydi zaman. Adına tükenmez dedikleri o kalemler gibi tükenip gidiyor şimdi bütün merhabalar. Yoktu hiç bir hoşça kalın mutlulukları, gülümsemeleri, umutları. Çünkü her hoşça kalın sonunda hep bir kalmak vardı. Çaresiz kalmak, acıyla kalmak, gülümsemesiz kalmak, yapayalnız kalmak, mutsuz kalmak, ve hep umutsuz kalmak... '"O kadarları" varmış ki bir insanın. Ya kederi kadarmış, ya da kaderi kadar... '"Hayat, ya senin kederin, ya da kaderin. Zaman ise, kaderinin ve kederli olduğun anların arasında, hep, o gelip geçmesini beklediğindir..." 'Bozuk bir para gibiymiş hayat, herkesin acı kumbarasına farklı farklı atılan. 'Hayat, her hoşça kal sonrası bir kumbaraya benzetiyormuş insanı. Çünkü her gidiş sonrası hep bir şeyleri içine atıp biriktiriyormuş insan...
//Mehmet Bakır.