Bulbirini

BUL BRNI
*Bul beni kaybolmuşum, izin silinmiş
Cevabı suskun soruların arbedesinde ruhum
Kan damlıyor tükenmiş yüreğimden, kızıla boyanmış gece
Sonsuzluğa gittiğin yollara bakıyor gözlerim
Derinden bir nefes çekiyorum içime
Yokluğun işleniyor bedenimin her zerresine...

*Hakkını verdin ayrılığın, helal sana
Artık rüzgar da getirmiyor kokunu
İyiden iyiye yok oluyorsun zaman ibresinde
Yağmurlar yağmıyor, beraber ıslanmadıktan sonra
Bu sızı dinmiyor can kafesimde
Dayanamıyor yorgun yıllarım, gidiyorum...

*Seni deli gibi sevmişim, yazık bana
Bilinmez korkular sarıyor zihnin içini
Hiç dönmeyeceksin, kirpiklerim titriyor
Savruluyor mâsivamda pişmanlık külleri
Sensizlik yaşlanıyor acıların bağrında
Söyle karam, ne zaman bitecek bu sensedim dolu avan...

*Kaç yıl geçti aradan, ayrı ayrı
Zamanla bıraktım saymayı, yetmedi gücüm
Takvim yaprakları sana ağladı sessizce
Menekşeler soldu soğuk bakışlarında
Bense hep gülümsedim
Bir olduğumuz anıların hatırına...

*Yıkıldım eşiğine susmaya geldim
Ah lavinia, kalmadı senden gayrı kimsem
Son bulsun bu sevdan zulmü, özlem
Ruhum sarsın ruhunu, bir olalım
Gönlün yarasını saralım, göz göze
Zamansız bir ölümün gücü yetmesin ayırmaya...

*Hazırım canımdan geçmeye geldim
Ah cancazım, yolunda ölmeye varım
Arala kalbin kapısını, derdin devası olmaya
Yüzünde güller açsın, gamzende ölmeye
Kalbin kalbime sonsuz mühürlemeye
Bu haylaz yılları sevmeye geldim...

*Bilirim güldürmez devri alemden
Seni yazıyor ruhum binbir kalemden
Ardında birazcık umut biraz hüzün
Bu kimsesiz halim nedendir, iki gözüm
Yare ulaşmıyor, duyulmaz sesim
*Bir günümüz yüz bin zara yazmışlar...
°°°°°°°°°