Bu gece ben yağıyorum anne. Gökyüzünün kahırla ağlaması benim sesim. Şimşekler ruhumda parıldarken kara bulutlar hafakan oluşturuyor beynimde. Damlaların kenarına yapışmış, sevgine kement atıyorum. Artık ağlamıyorum, mendil gönderme anne.
Bu gece ben yağıyorum anne. Kuruyan dillerime bir lahza nefes, çürüyen benliğime kuvvetli bir ses, üşüyen iliklerime saklanmış heves, kapanmayan kirpiklerimde duam ol diye. Kendimi asıyorum bulutların ucuna ve artık ağlamıyorum, sakın üzülme anne.
Bu gece ben yağıyorum anne. Çölleşen bedenim muhtaç rahmete. Duygularım semaya yükselmekte. Gökkuşağı altından geçiyorum son hamlede ve hayalin gerçek olmuyor. Güneş bana gülmüyor, ay şakımıyor aşiyanımda artık ağlamıyorum, yıldızlara kızma anne.
Bu gece ben yağıyorum anne. Tenimi acıtıyor ısırgan otu. Ayazda tir tit titriyor sözcüklerim, sıralanmış bir ağıt misali. Kaval sesiyle seyyah nağmeleri, rüzgâr ne yana dönsem üflüyor inadına. Melodimi çalıyor fırtına artık ağlamıyorum, senede bir gün anne.
Bu gece ben yağıyorum anne. Vaha oluyor yüreğimden kopan damlalar. Kesif bir kum fırtınasında kayboluyorum. Uçuyor ümitler avuçlarımdan, güvercinleri sana gönderiyorum, ucu yangın yerine dönmüş mektupları da. Mürekkebi dağılmışsa sanma ki hüzün yazdım. Ben sensizliği alnıma kazdım.
Ağlamıyorum yine geleceksin diye anne.
Ağlamıyorum yine döneceksin diye anne.
O zaman canım annem diyebilirim sana.
Sen canımdan cansın ANNEM