Senin sayende sevdim ben yağmurlu havaları.
Pencereden dışarı bakıp hayal kurmayı,
yagmura farklı bir açıdan bakmayı,
Islanmaktan korkmamayı,
Çocuk gibi yağmurda kosmayı sevdim.
Her yağmur yağdığında avucunu açar,elinde biriken suya bir şeyler fısıldardın.
Bense öyle izlerdim seni.
Sonra avucunu iki yana açar her zamanki tebessümünle suların yere dökülmesine izin verirdin.
Ne yapıyorsun diye sordugumda da cevap vermez sorudan kaçardın.
Yağmur durup Güneş açtığında elini havaya kaldırır parmaklarının arasından sızan ışıktan kısılmış gözlerinle Güneşe bakar yasadıgın anın tadını çıkarırdın.
Benim hayatımdaki en güzel tablomdu senin bu çocuksu ruhunun yansıttıgı hallerin..
Yine birgün yağan yagmurda Şemsiyeni elinden bırakıp avucuna su biriktirdin,fısıldadın ve bıraktın.
Biraz güler biraz kızgın bir halimle "yeter artık banada söyle avucuna ne fısıldadıgını niye yaptıgını"diye mızmızlanınca dayanamayıp söylemiştin sonunda.
Suyu avucumda biriktiriyorum çünkü o bir hayat o bir nefes demiştin,
O suya duamı fısıldıyorum ki bizim için toprağa hayat olsun ve bırakıyorum ki o hayat sen ve benim için toprakta yeşersin,büyüsün büyüsün ve bizim için hayata neşe versin,hava versin demiştin.O an bir kez daha anlamıştım sen ve ben biz olmayı başarmıştık.Daha sonra dedinki sırrının ortaya çıkmasindan mahcub olmus bir sekilde"ben her yağmur yağdıgında bizim için toprağa dua ekiyorum"?Ve ben o günden sonra daha bi sevdim yağmuru.Bende ektim duamizı her yagan yagmurda.
şimdi ayrı yollarda ama duan hep aklımdaa...