E 110, E 116, Eee Daha Daha Nasılsınız!
Dünyanın her yerinde insan aynı insandır ve aynı anatomiye sahiptir. Fakat gelin görün ki Avrupa'da ve Amerika'da insan sağlığı açısından zararlı olması nedeniyle yasaklanmış E110, E116 gibi sınıflandırmalara ayrılmış ürünler Türkiye'de gıda üretiminde kullanılabiliyor. Çünkü yasak değil. İyi de Avrupa insanı insan da bizim insanımız farklı bir canlı mı? Son yıllarda kanser vakalarında ki hızlı artış dikkate alındığında yeterli ölçülerde gıda denetimlerinin yapılmadığını tahmin etmek güç olmasa gerek. Şimdi ülkemizde harfiyen bu denetimler gerçekleşiyor iddiasında bulunan varsa? Kanser vakalarındaki artışı izah etmesi gerekecektir.
Belki Marketler Kendi Laboratuarlarını Kurar Fakat Zor Görünüyor
Bu gerçeklikten yola çıkarak en azından bu ürünleri satan büyük marketlerin belki kendi laboratuarlarında insan sağlığına zararlı ürünleri test ederek müşterilerine satmaması umudunu bir tüketici olarak beklemek belki de çok ütopik bir düşünce olacaktır. Fakat masal bu ya kim bilir belki bir gün gerçek olur, tutar marketin biri “biz kesinlikle insan sağlığına aykırı ürün satmıyoruz, laboratuarlarımızda tahlil ediyoruz, aldığınız ürünlerde ola ki bu maddelere rastlarsanız şu kadar para cezası ödeyeceğimizi taahüt ediyoruz” diyiverir. (Bir ihtimal market zinciri sahipleri okur ümidiyle gaza getirmeye çalışıyorum.
Bu Ürünleri Almaya Zorlayan Geçim Derdidir
Tabi esasen bu ürünlerin neden bu kadar çok satıldığı konusunun altta yatan nedenleri incelemek ve sorgulamak gerekiyor. Ülkemizin %82 gibi önemli bir çoğunluğunun fakirlik sınırının altında yani 2.500 TL'nin altında yaşadığı ve bu %82’lik kısmın %80 gibi ezici bir çoğunluğunun 1.606 TL oranında bir ücretle hayatını idame etmeye çalıştığı bir ülkede sağlıklı mı, sağlıksız mı? Diye bakmadan 0.25 kuruş daha ucuz domates bulmak için 3-4 market gezen gariban ve çileli insanımız her halde bunun sorumlusu olmasa gerek.
#sağlık #gdo #ütopya #sağlıklıyaşam #tüketicisağlığı #bilinçlitüketici