Güneşim doğar köyün ufuklarından
Gülüşüm çıkar kitabımdan
Çayım tüter her zaman közün dumanından
Biberim kızarır kırmızımsı ateşten
Yapraklarıma dokunurum kalbimin yolundan
Kapıma çiçekler dalmış sabahın esintisinden
Üzülürüm evde olmayışımdan
Sarılırım çiçeklerime tadarım kokularından
Bana bakışları vardı dersin hepsi bal yanaktan
Aşığım hepsine ta topraktan
Tokalarım sallanmış mavi penceremden
Kapatsam küsecek açsam sanki kuru sarmaşıktan
Damdan kırmızı çiçekler sarkmış koku gelir salçamdan
Üzümler pekmez edilmiş, güzel insanlardan
Evime gelen misafir çiçeklerin, yıldızlar dökülür tepelerinden
Sanırım dilek tutulmuşta beklenmiş geceden.
Dilekler savruldu avucumun ufak tenceresin den
Şimdi gitsem nasıl kokar bu köy bensizlikten.