Giriş yap! Hesap oluştur!
Nedir?
Ara
Şifreni mi unuttun?
Eski Komşuluklar - Sözümoki

Eski Komşuluklar


Kendimi bildim bileli bu mahalle de yaşıyorduk. Evimizin küçük ama şirin bir bahçesi vardı. Bahçemizin bakımından annem sorumlu idi. Gerçi buna gönüllüydü de kendisi. Her sabah çiçeklerini sevgiyle sular, onlarla konuşur, çiçeklerin arasına sızan yabani otları yolup, çiçeklerine rahat bir nefes aldırırdı.
Yaz aylarında, bahçemizdeki mütevazı masanın etrafında oturup, çiçek manzaralı bahçemize karşı akşam yemeğimizi yeyip, sohbet etmek en büyük eğlencemizdi.
Çay saatinde, etraftaki evlerden gelen komşular da sohbete keyif katar, hep birlikte güler eğlenirdik.
Komşularımız, çocukluğumdan beri tanıdığım, artık komşu olmaktan çıkmış, adeta akraba gibi olduğumuz, hepsi cana yakın, sade ve dürüst insanlardı. Her birinin farklı hikayeleri ve dertleri vardı.
Kimin ne derdi varsa, hemen koşardı mahallemin yardımsever insanları. Ne zaman birinin evinde bir hastalık olsa, bütün komşular, eve yemek götürür, işine gücüne yardım eli uzatırdı. Düğün-dernek olduğu zamanlarda da toplanırlar, hep birlikte yemekler yapılır, düğün evinin bütün işine yardım edilir, halaya da hep birlikte durulup düğün evi şenlendirilirdi.
Herkesin hayatı ortada, açık, samimi ve gizlisi saklısı olmayan bu insanları seviyordum. Zaten bizim mahallede herkes birbirini sever ve sayardı. Saygıdan da sevgiden de ödün vermeyen, gönlü güzel insanlarla doluydu.
Mahalleden bir cenaze çıksa, bütün mahalle yas tutar, kırk gün evlerden bahçelerden gülüşme sesleri duyulmazdı, cenaze evinin yası acısı paylaşılırdı.
Bütün evlerin irili ufaklı bahçeleri vardı. Kimisi bahçesinde tavuk besler, kimisi koyunlarını otlatır, kimisi de benim annem gibi, çocukları kadar sevdiği rengarenk çiçeklerle bezerdi bahçesini.
Her sabah Hayri Amcanın horozu uyandırırdı, mahalle ahalisini yeni güne. Sabahın ilk ışıklarıyla evin erkekleri işe, çocukları okula neşeyle giderdi. Mutluydu mahallemin insanı. Evinin işini bitiren evin hanımları kocaman çaydanlıkla demlenen çaylarını, bahçeye çıkarır, eline gönlünden kopan bir kek, çörek tabağıyla komşu kadınlar koşar gelir, sohbete katılırlardı.
Bir gün, kefil olduğu bir senet icralık olan Mustafa Amcaların evine icra gelmişti. Mustafa Amca, komşuların yardım teklifini kabul etmeyip geri çevirmişti. Çünkü kendileri zaten zar zor geçinen bu insanları da zora sokmanın bir anlamı yoktu ve zaten borç o kadar büyüktü ki, bütün mahalle evlerini satsalar bile o meblağı bir araya getiremezlerdi. Yaptığı hatanın bedelini kimseye ödetmeye hakkı olmadığını düşünüyordu, aslında yardım etmek için o imzayı atan Mustafa Amca da.
Verdikleri mühletin dolduğu üçüncü günün sonunda, evlerinin önüne kocaman bir kamyon dayanmış ve evlerinde neleri var neleri yok hepsini araca yüklemeye başlamışlardı icra memurları.
İşte o gün, babam dahil mahallemizdeki hiçbir erkek işe gitmemiş, çocuklar sokakta oynamamış ve kadınlar çiçekli bahçelerinde çay içmeye çıkmamışlardı. Hayri Amcanın horozu bile ötmemişti.
Sırf o manzarayı görmeyelim ve Mustafa Amcaları mahcup etmeyelim diye…
#wattpad #tumblr #blog #roman #öykü #şiir #kıssadanhisse #şair #yazar #blog #blogger #günlük #hikaye #yazar #kitap #kitapyaz #yazılarınkitapoluyor #komşu #komşuluk #evim #mahalle #vefa #anlayış #yardım #yardımlaşma

Diğer hikayeler;
Sözümoki Mutlaka Bilinmesi Gerekenler
Şu an da Türkiye'nin en iyi kurumu sence hangisi?
X

Daha iyi hizmet verebilmek için sistem içerisinde çerezler (cookies) kullanmaktayız. "Çerez Politikamız" sayfasından daha detaylı bilgilere erişebilirsin.

Anladım, daha iyisini yapmaya devam edin.