Evde yalnız kalıyorum. Lambaları kapatıp odama geçiyorum, kulaklığımı çıkarıp müziğe son ses veriyorum. Komşular seviyor bu müzikleri, kimse şikayet etmiyor... Mutfağa gidiyorum, gri çekmecenin en üstünü açıp iğne arıyorum. Hayır, hayııır ben bir keş değilim, sadece toplu iğneleri kollarıma batırıyorum. Defalarca kez batırıp çekiyorum, bu çok hoş. Dişlerimi batırıyorum kollarıma. Tanrım çok güzeel oluyoor. Ama yine de tatmin olmuyorum, tırnaklarımı batırıyorum... Kan yok, acı yok... Ah hiç hoş olmadı... Canımın yanması gerekiyor. Geri gidiyorum mutfağa. Sanki her an birisi çıkacak ve "Böh" diyecek gibi... Hayır. Tekim... Yalnızım, kimse "Böh" demiyor, demiyecek. Gözüm bıçaklara takılıyor, aklıma ilk ölme deneyişim geliyor... Ah... Kolumda minicik bir damla kan. Mutlu oluyorum... İnsanlar sürekli yapma diyorlar. Ah 3, 5 sene sonra adıni zar zor hatirlayacakları biri için değer mi göt yırtmaya ? Susuyorlar bunu deyince. Unutmayacağız diyor bir kaç fahişe. Kesss diye sikip atasım geliyor öylelerini...