Bugün seninle gittiğimiz kafedeydim seni hissettim, ellerini yüzümde hissettim bakışlarının şefkatle yüzümde gezinişini hissettim. Sen de özledin biliyorum. Sana aşık olduğum şu 17 ayda sana sadece 4 gün sarılabildim. Kime yeter ki. Acaba karın.. 4 yıldır yanında sana doymuş mudur ki? sana doymak mümkün müdür ki? Sende gördüklerim bana özel, bir ben biliyorum senin asıl güzelliğini. Senin o gözlerinin önündeki perdenin ardını bir ben biliyorum, kalbinden geçen kanın akışını bir ben duyuyorum, bir ben ezberliyorum her mimiğini yüzünün her karesini parça parça ben biliyorum. Bana dokunurken kırılacakmışım da düşecekmişim gibi dokuşunu ama aynı anda sımsıkı sarma isteğini sen söylemesen de hissedebiliyorum. Bunların yarısını karın bilmiyordur, bilemez. Bunlar bana özel. Ama sen ona özelsin mesela ben uyurken seni hiç izleyemedim, uyurken nasıl göründüğün hakkında bir fikrim yok.. Olsun isterdim. Ben seninle sevişmek ne demek bilmiyorum, bilmek isterdim. Seninle uyuyabilmek isterdim. Bu korkunç sıfattan kurtulup yanındaki tek kadın olabilmek isterdim seni özlemek değil sana sadece sarılabilmek isterdim. Seni hayal etmek değil yaşamak isterdim. Ama ben seni anlıyorum, sana kızmıyorum hem de hiç. Dedim ya çünkü seni anlıyorum. Çünkü senin içinde haykıran çığlığı duyabiliyorum çektiğin acıyı yaşadığın suçluluğu görebiliyorum. Beni sevdiğini görebiliyorum.
Merhaba adam, ben Hazal. Bir süredir 4 gözle haber beklediğin küçük sevgilin. İyiyim. Seni seviyor ve kıskanıyorum. Hayallerinden eksik olmadığın..