Gecenin derinliğinde kaybolur sesler,
yıldızlar, belki de unutulmuş hayaller.
Ay, sessizce bakar dünyaya,
görür ama anlatamaz,
ne kadar yalnız olduğumuzu.
Bazen içimde bir boşluk olur,
ne rüzgar, ne de zaman doldurur.
Bazen de her şey çığlık çığlığa,
gözlerimdeki solgun ışıkla kaybolur.
O an anlarım,
belki de yaşam,
birçok kaybolan rüyadan ibarettir.
Ve biz,
kırık dökük bir umutla yürürken,
gözlerimizin derinliklerinde
gizli kalan o en büyük sır
yaklaşan sabaha kadar bekler,
belki de bir gün,
gökyüzüne yazılır,
belki de hiç bilinmez.
Çünkü hayat,
geceye karışan bir masal gibi.
Bazen uyanık,
bazen bir hayal,
ama her zaman bir adım daha yakın
kendi sonumuza.
Ve her gece,
geriye bakarken bir adım daha,
bu yolculuk bitmeden önce
bir başka düşe savrulurum.