Giriş yap! Hesap oluştur!
Nedir?
Ara
Şifreni mi unuttun?
Gerçekliğe Geçiş - Sözümoki
20 Haziran 2019, Perşembe 11:30 · 410 Okunma

Gerçekliğe Geçiş

Hayal kurdum, kimi zaman ormanım yılan dolu kimi zaman çakal. Aklımda yarattığım fantastik canavarlar kontrolümden çıkmış halde, zihnimin derinliklerinde rüzgarlar eser iken, Koruyucu hücrelerimde sakladığım asil kurt her defasında yenilmenin eşiğine gelse’ de kendimi ait hissetmediğim yerlerden zor’ da olsa son kuvvetim ile koparıp, artık ait olduğum yere; Orta Asya’ nın bozkırlarında bir yörük çadırına attım kendimi. Zamanın tıbbiye’ si Şaman efendi, kararı verdi ve olmayan yolların henüz görünmediğini ve bir süre beklememi söylədi. O günden bu güne yüzyıllar geçti vakit geldi fakat yoldaşı hayad eşi yoktu yanında önce onu edinmeli idi. Aramak uğruna gittiği diyarlardan birisinde çekik gözlü cüceler tarafından hoş karşılanmadı ve diyar sınırları dışarısında bir demirci gördü ve yanaşıp Tanrı misafiri olduğunu bildirdi..

Demirci eğitimsiz görünmekte idi fakat dev cüssesi, paslı kolları ile uzun saçlarını hiç garipsemedi, önemli olan içindeki maden idi. Demirci Kaant’ a yöneldi ve “Bu topraklarda tek başına ve atsız, yayan nasıl olur’ da gezersin. Anladım ki korkusuz sun bölgemdeki nehir suyundan içebilirsin, ama yemeği.. Tanrıların dağlarını aşıp, eteklerindeki zeybek bitkisinden altı tutam getirir isen hak edersin!”

Kehanetler henüz gerçekleşmeden Kaant’ ın kendi sınavından geçmesi gerekiyordu, bilir ki o dağın ardında bir kale vardır ve dağın eteklerine inmesi için kalenin içerisindeki yoldan geçmesi gerekli idi.

Kaant yoluna çıktı varmak üzere dağların, dağ kadar büyük patikalarının eşiğinden. Kurtlar ona belirmedi fakat hep takipteler idi. Asil kurt geriden geldi ve yetişti hızına, çakalların izi kalmadı hiç bir yolda.

Taşlar var yollarda hep kayalar, üzerlerinde asırlar öncesi bilge adamların yazdıkları. Okumakta zorluk çekmedi Dünyanın tüm dillerini bilir idi. Mezarlar gördü yollarda, büyük anıtlar, kabirler. Saygısından usulca yanlarından geçti ve kale göründü, çanak kabından suyunu içti sırtına sardığı deriden. O sırada kaleden bir ok geldi ayak ucuna biliyordu bir daha ki, vücuduna.

Kıpırdamadı yerinden bir anlık kalenin kapıları açıldığında anladı ki, edilmişti ikrar. Kapıya doğru yol aldı, geldiğinde eşiğine bir yazı vardı, okudu ki aklında kaldı ilk adımlarını attı. Kimseler yoktu etrafta olmuştu çoktan etraf harabe, bir çadır var idi bir tek yanmayan. Yanaştı çadıra birde ne görsün? Bir çocuk çıkıverdi içerisinden, tutmuş iki eli ilen tam tamına altı tutam zeybek..

Bilirdi ki en başından bu kale Ata’ ın kalesi, gördü artık namerdin kindar yüzünü..

Yazarın diğer paylaşımları;
Sözümoki Mutlaka Bilinmesi Gerekenler
Bir hatipte mutlaka olması gereken özellik sence nedir?
X

Daha iyi hizmet verebilmek için sistem içerisinde çerezler (cookies) kullanmaktayız. "Çerez Politikamız" sayfasından daha detaylı bilgilere erişebilirsin.

Anladım, daha iyisini yapmaya devam edin.