Yalnızlık,
her gün biraz daha büyür.
Bir gölge gibi
gündüzleri takip eder geceyi.
Her adımda biraz daha derinleşir,
ama ne zaman dönsem,
geride kalan bir şey hep bekler.
Bazen,
geriye bakmak yasaktır derler.
Ama bakmazsan,
kaybolan zamanın sesi,
her an kulaklarında yankı yapar.
Ve her kaybolan anı,
bir sızı gibi içeride kalır.
Bir zamanlar var olan her şey,
şimdi bir hatıra gibi silinir.
Bir el,
bir bakış,
belki de bir gülüş…
Ama hepsi geride kaldı,
görülmeyen bir uzaklıkta.
Ve belki de,
geride kalanlar,
yeni bir yolculuk için
bize bir işarettir.
Çünkü her kaybolan şey,
bir zaman sonra
yeniden bulunur.