Göz Teması Değil , Gönül Teması
Herkesin başına gelmiştir herhangi bir zamanda , tüm kalabalıktan sıyrılıp tanımadığınız birisiyle göz göze geldiğiniz o anda ufak bir bağlantı hissetmişşinizdir.
Göz teması bu özelliği sebebiyle iletişimde bizler için oldukça önemlidir.Biriyle konuşurken göz temasına ve bakışlarını kaçırmasına dikkat ederiz buna göre bir kişilik çıkarımında bulunuruz.Göz temasını etkin kullanmak kişiyi daha güvenilir , daha özgüvenli ve daha yetkin kılan özelliklerdendir.
Dil , din , ırk , yaş , sosyal statü hepsi bizlerin anlaşabilmemizde önemli roller oynasa dahi bakışlarda bu iletişimsizliğin çok bir önemi yoktur.Netekim ; "Bir bakışın kudreti bin lisanda yoktur." denilmiştir.
Bunları hali hazırda hepimiz biliyoruz.Psikolog ve nörologların araştırmalarına göre ise göz teması kurduğumuz kişi hakkında düşüncelerimiz ve göz temasının gücü ilginç sonuçlar ortaya koyuyor.
Birinin bize bakması , o kişinin zihniyle bağlantı kurduğumuz düşüncesi uyandırır.Birinin bize karşı kendine özgün bakış açısı olması fikri kendi durumumuzla ilgili daha dikkatli olmamıza neden olur.
Bize bakan şey bir canlı olmasa bile ; örneğin bir tablo , bir fotoğraf bile beynimizde sosyal algı ile ilgili bir dizi olay meydana getirir.Göz kontağıyla ilgili his o kadar yoğundur ki bir başkasının odağında olma fikri belleğin işleyişine , zihinsel becerilerin kontrolüne etkide bulunur bu nedenle oldukça dikkat dağıtıcıdır.Konuşurken gözlerimizin ara ara uzaklara gitmesinin sebebi dikkatimizi toplayarak konuşmalarımızı kontrol etme eğilimimizdir.
Bilimsel Açıdan Göz Teması
Göz teması kültürden kültüre farklılık gösterse de , genel anlamda 9 saniyeyi geçen bakışlar olumsuz etki uyandırmaya başlıyor.Yapılan araştırmalarda ideal bakışın ise 3 saniye olduğu belirtilmiş.Aynı zamanda gözbebeklerinin büyümesi karşıdaki kişiyi ilgi çekici bulduğumuzu gösteriyormuş.Gözlerin birbirini taklit edebileceği de öne sürülmüş.Beynimizde gözbebeğinin halkaları daha belirgin olan kişiler için daha sağlıklı düşüncesi uyanıyormuş.
Peki bazı insanlarla iletişim kurarken niçin gözlerimizi kaçırma eğiliminde bulunuyoruz şu başlıkta inceleyelim.
Göz Teması Kurmak Neden Zordur?
✨İnsanlar konuşurken ne düşündüğünüzü , ne hissettiğinizi anlamak ister.Karşınızdaki kişiye kendiniz hakkında ipucu vermek istemiyor veya bu kırılgan hissetmenize yol açıyorsa gözlerinizi kaçırıyorsunuz.
✨Yalan söylüyorsanız veya gerçeği gizliyorsanız beyniniz gözlerin her şeyi direkt olarak anlattığını ve hissettirdiğini biliyor göz temasından kaçınıyorsunuz.
✨Karşınızdaki kişiye güvensizliğiniz varsa göz temasıyla etkileşim kurmaktan kaçınabilirsiniz.
✨Özgüvensizlik.Karşınızdaki insandan daha düşük statüde olduğunuzu düşünüyorsanız , dış görüşünüzle ilgili problemleriniz varsa vb.gibi şeylerde gözler kaçırılıyor.
Göz Teması Konusunda Kendimizi Nasıl Geliştirmeliyiz?
Bunun için kendinizi tanımalı içsel sorunlarınızı halletmelisiniz.Ürkekliğinizin , alay edilme endişenizin , kendinizi ifade edememe sebebinizin , reddedilme korkunuzun kaynağı ne , ne gibi çözümleriniz olabilir? Çevrenizle , kasiyer görevlisiyle , mahallenizdeki bir bakkalla yapacağınız ufak alıştırmalar özgüveninizi yerine getirecek bu problemde bir yol katetmenize ciddi fayda sağlayacaktır.
Unutmayın ki "Gözler ruhun aynasıdır." Ve herkes kendisini iyi bir şekilde ifade etmek ister.İnsanlar birbirlerini söz ve davranışlarıyla birlikte göz temaslarıyla da hatırlar.Onların sizi nasıl görmesi gerektiğine
siz karar vermelisiniz.