"Bir an önce cennete girersin!"
Zebid şehrinde yetişen evliyanın büyüklerinden Merzuk Sarifi hazretlerinin oğullarından birinin, bir kimsede alacağı vardı. Bir zaman sonra o kimseden alacağını istedi. Lâkin o, borcunu inkâr ettiği gibi Merzuk Sarifi’ye gelerek “Oğlun, hiç alacağı olmadığı hâlde benden para istiyor” dedi.
O da oğlunu çağırdı.
Ve kendisine;
“Oğlum! Sen borcu alacağı, malı parayı boş ver! Nasıl olsa öleceksin. Zaten ecelin de geldi, helâl et gitsin. Böylece ahirette hesaplaşmayı beklemeden bir an önce cennete girersin” buyurdu.
Oğlu başını eğip;
“Peki babacığım” dedi.
Ve o gece vefat etti...
● ● ●
Zamanın kadısı, Zebid’de bir cami yaptırmıştı. Câmi inşaatı tamamlanmış, sıra, “mihrab”ın yerleştirilmesine gelmişti.
İnsanlar toplanmıştı.
Merzuk Sarifi de vardı.
Mübarek zât mihraba dikkatle baktı, tam kıble istikametinde yerleştirilmediğini görünce kadıya, mihrâbın biraz sağa çevrilmesi gerektiğini söyledi.
Ancak o, itiraz etti.
Bu zâta karşı çıktı.
Merzuk Sarifi, kadıya “İnanmıyorsan gel sen de bak. İşte, Kâbe-i şerîf şu istikamette” buyurdu.
Kadı, merakla baktı.
Ve Allahü teâlânın izni, Merzuk Sarifi’nin bereketiyle Kâbe-i muazzamayı karşısında gördü.
Çok mahcup oldu.
Ve Merzuk Sarifi hazretlerinden özür dileyip, mihrâbı tam kıble istikametine çevirip tekrar yerine yerleştirdiler...
04.04.2016
Abdüllatif Uyan