Hasreti Bilir misin Sen
Hani Şöyle Parçası Kalmayana Kadar Bir Şeyi Kıyarsın Ya İşte Öyle Bir Şeyler Kıyılır İçinde.
Aynı Zamanda Bir Sızı Yayılır Canına, Ciğerlerine Damarlarına Gönlüne ve Bedenine.
Bir Bulut Birikir Gizli Bir Diyarlarında Bilemezsin Anlayamazsın Onun Farkında Bile Olamazsın.
Büyür Büyür Her Bir Zerrene Yakıcı Bir Duman Gibi Dolar Daralırsın, Boğulursun.
O Bulut Gezinir Gezinir de İçinde Bir Türlü Yağmurlar Çözülüp de Katrelenemez Çözülüp de Düşemez Toprağa, Parça Parça Yarılıp Dağılmış Kurak Topraklarına.
Karanlıktasındır Bir Türlü Güneş Doğmaz Yüreğinin Yaz İklimlerine
Ve Kavuşmak.
Ve Buluşmak.
Ve Vuslat.
Bazen Hasret Duyulan Şeye Kavuşulduğunda Bunca Ezici Boğucu Sıkıntılarından Kurtulduğunu Düşünürsün Bu Kez de.
Ayrılığın Hasreti Büyür
Istırapların Onda Diner Yanlışların Doğru Olanlarını Sen Gösterirsin
Yorulmuş Hırpalanmış Varlığın Benliğin Ona Kavuşunca Tazelenir.
Yüreğin Yeniden Filiz Verir Onun Katreleri Sana Hayat Olur.
Öyle Hasretim Öyle Özlemlerdeyim ki Senden Başka Yardımcım Yok Yüreğim
Konduğun Yerlerde Görürsen Eğer Benim Yerime Ona Söylersin
Söylersin Değil mi
"Sevgiyi Taşımak Değil Hasreti Çekmek Zor Yaşamak Değil Ölüm Değil Sevdiğini Özleyip de Görememek Zor Diye