Sen kimsin?
Bende bilmem ki ben kimim.
Belki hayalperest bir dengesizim. Belkide hâlâ sokakta oyun oynayan küçük kızım.
Morla mavi arasında seçim yapamam.
Yeşilide severim tabi, hatta pembeyi. Tüm renkler en sevdiğim renk olabilir aslında. Papatyayı çok severim ve laleleri. Gülüde severim. Özellikle tam açılmamış gonca gülleri...
Şimdi bana papatyayla lale arasında seçim yap desen yapamam ama, sen bilki kendimi bildim bileli papatyaları sevmiş ve her sabah dedesinin onun için rengarenk laleler topladığı küçük bir kızım ben. Her sabah lalelerle uyanmış ve her sokağa çıktığında papatya toplayıp lalelerin yanına koymuş küçücük bir kız. Ne zaman insanlardan sıkılsam mor atıma biner mavi hayallerime dalarım. Kebelekleri severim. (Kelebeklere kebelek demeyi de severim.) Ve ne zaman içten gülsem, iç güdüsel olarak elim dudaklarıma gider, gülüşümü gizlerim. Mazallah biri görürde gülüşümü benden alır diye.
Şarkı söyler, kendimle dalga geçerim. Bazen bir kaç satır karalar kalemim. Kolay sıkılır, çabuk inanırım.
Sen kimsin diye sorma bana.
Bende bilmem ki ben kimim. Belki gülüşünü kaybetmekten korkan bir dengesiz, belkide dedesinin laleler topladığı hayal perest küçük bir kızım.
Kim bilir...