Hayat Kadınlığından Seri Katilliğe!
Merhabalar;
Bu hafta seri katiller konusunda bir katilimizin daha ünlü cinayet hikayelerinden birine değineceğim. Bu seferki seri katilimizin en bilinen özelliklerinden biri ise eşcinsel olması. Sevgili katilimizin adı Aileen Carol Wuornos’tur.
Bu seferki katilimiz adından da anlaşıldığı gibi bir kadın. Carol 1956 doğumludur ve kendisi doğduktan sonra annesi ve babası boşanmıştı. Bu yetmezmiş gibi babası bir çocuğa yaptığı taciz nedeniyle hapishaneye kapatılmıştı. Bu duruma fazla dayanamayan babası hayatına hapishanede kendini asarak son vermiştir.
Babasını doğduğu günden itibaren tanımayan Aileen 6 yaşına kadar annesinin yanında yaşadıktan sonra annesi kendisini terk etmiştir. Bu içler acısı duruma dayanamayan büyük anne ve büyük babası ise Carol’ı kendi yanlarına almaya karar verirler.
Büyük anne ve büyük babanın yanında hayatına devam eden Carol , hayatının bitmek bilmeyen çilesine bir yenisini daha ekleyeceğinden habersizdir. 13 yaşına geldiğinde tecavüze uğrar ve küçücük yaşta babası olmayan bir çocuğu dünyaya getirmek zorunda kalır. Tabi bu duruma hiçbir şekilde destek vermeyen büyük anne ve büyük baba 14 yaşında Carol’ı evden kovar.
Yaşadığı zorluklara bir yenisi daha eklenen Carol, hayat mücadelesi ve küçücük bebeğine bakabilmek için çalışmak zorundadır. Bir araba mezarlığında bulunan bir hurda aracın içerisinde yaşamını devam ettirmeye çabalar. Tabi bir arabanın içinde kalmanın yeterli olmayacağını bildiğinden dolayı 14 yaşında hayat kadını olarak geçimini sağlamaya başlar.
Sokakta yaşadığı hayatın ve yaptığı işin gereğince uyuşturucu da kullanmaya başlayan Carol, bir süre sonra uyuşturucu bağımlısı haline de gelmeye başlar. 20 yaşına kadar hayatın zor şartları ile bu şekilde mücadele verdikten sonra kendinden 30 yaş büyük bir adamla evlenir. Fakat evliliği esnasında tartışmanın sebebi bilinmese de kocası ile yaşadığı tartışma esnasında bastonla darp eden Carol, kocasının da kendisini terk ettiğine şahit olur.
Daha sonra 1986 senesinde Tyria Jolene Moore ile tanışır ve ona aşık olduğunu fark eder. Aşkına karşılık aldıktan sonra 4 yıl boyunca Tyria ile beraber yaşamaya başlarlar.
1989 senesinde hayat kadını olarak hayatına devam eden Carol, aracına bindiği bir adamın kendisin bağlayarak tecavüze yeltenmesinden dolayı kendini savunmak amaçlı yanında taşıdığı silah ile adamı vurur. Tabi ki burada geçmişin de yer alan bir travmanın olduğunu da unutmamak gerekir. Fakat durum ne olursa olsun bunun Carol’ın ilk cinayeti olduğunu düşünebiliriz. Öldürdüğü adamın cesedini ormana taşıdıktan sonra, adamın aracıyla bölgeden uzaklaşır.
İşlemiş olduğu cinayetin sonrasında ruhen kendini rahatlamış olarak hisseder ve geçmişinde yaşadığı birçok travmanın etkisini bitirdiğini düşünür. Bu durum kendisi için keyifli bir hal almaya başlar ve her geçen gün otostopa çıkarak aracına bindiği bir çok adamı yanında taşıdığı silahla öldürmeye başlar. Tüm cesetleri ise ilk gün yaptığı gibi ormanlık alana bırakarak olay yerinden kaybolur.
Fakat bu durum çok uzun sürmez ve birlikte yaşadığı kız arkadaşı Tyria’nın polisi araması ile Carol yakalanır. Mahkemeye çıkartılan Carol cinayetleri nedeniyle ölüm cezasına çarptırılır. Bunun üzerine mahkemede hırçınlaşarak “Ben masumum, umarım size de tecavüz ederler” diyerek bağırmaya başlar. Ölüm cezasına çarptırılmadan önce kendisiyle röportaj yapılırken, yapmış olduğu her şeyin altında korkunç bir öfke olduğunu ve idam edilmesi gerektiğini söylemiştir. Eğer hapisten çıkarsa tekrardan cinayet işleyebileceğini de ifade etmişti.
En sonunda 9 Ekim 2002 senesinde idam edilerek öldürülmüştür. Ölümünden sonra herkes onu Otostopçu Seri Katil olarak adlandırdı.
Umarım yazımı beğenmişsinizdir. Değerli yorumlarınızı benimle paylaşırsanız çok sevinirim.