Giriş yap! Hesap oluştur!
Nedir?
Ara
Şifreni mi unuttun?
Herşey Müzik Gibi Olsaydı - Sözümoki
24 Aralık 2014, Çarşamba 11:17 · 357 Okunma

Herşey Müzik Gibi Olsaydı

Hep şarkıların başında çalan içli, hisli, derinden gelen müzik sesini severdi.
Oysa onu sonuna kadar dinlemişti. Sonuna kadar sevmişti.

Bitti plak. Bi’ cızırtı sesi duydu. Acı acı sessiz bi çığlık gibiydi. Başa sardı plağı. Kadehini doldurdu. Gömüldü yumuşak koltuğuna. Yalnızdı. Yalnız olmayı sevmiyordu. Ancak mecbur bırakılmıştı. Onu görmemeye mecbur gözleri, sesini duymamaya mecbur kulakları vardı. Yapabilceği tek bişey vardı…

Hayal etti. Yıllar sonra onu görmesi için samimi bir yer olmalıydı. Mekanı seçti. Loş bir bardalar. Tenha olmayan ama kesinlikle gürültülüde değil. Arkadaşlarıyla muhabbet ederken birden en sevdiği şarkı çalacaktı. Sonra uzaktan birinin onu izlediğini fark edecekti. Arkadaşı dürtecekti. Kafasıyla işaret ettiği yöne doğru bakacaktı. Anlık bi göz buluşmasından sonra başını çevirecekti. Aşağı bakacaktı. Aslında doğal olmaya çalışıp yüz ifadesini saklayamacaktı. Şarkının en güzel yerinde en güzel gözleri görmüştü. Şimdi şarkıyı mı dinleyemecekti bi daha yoksa bakmamalı mıydı ona? Kafası karışacaktı. Kızaracak. Eski anılar aklından geçecek, ona bir kez bile sarılamamasının sebebini sorgulayacaktı. Tıpkı şimdi olduğu gibi.

Hayaline ara verdi. Neden sarılamamıştı? Sarılacak kadar sevmemiş miydi yoksa omu hiç fırsat vermemişti? Çok sevse atlamaz mıydı boynuna ya da deli gibi sevdiğinden kıyamamış mıydı? Kadehinden büyükçe bi yudum aldı. Yüzünü buruşturdu. Keşke sarılsaydı…

Devam etti hayaline. Şarkının ortasında çevirecekti kafasını olduğu tarafa. Başka biriyle konuştuğunu görecekti. Sinirlenemez ya da kim olduğuyla ilgili bi tahminde bulunamazdı. Biliyordu. Sevilmediğini biliyordu. Hep bilecekti. Gerçek hayal farketmezdi. Sadece zamanında kendisi tarafından sevildiğini anlayan birini arayacaktı gözleri. Şarkıyı dinlerken acı çektiğini hissedecekti. Şarkıda ” pazartesi” diyecekti. Her pazartesi kendisine bir azap olacaktı.

Durdu birden. Telefonu çaldı sandı. Evrene yolladığı mesajın hemen olmasını bekleyemezdi. Bu azap bitmeliydi. Hayal bitmeli ve gerçeğe dönmeliydi.

Şarkı biterken son kez bakacaktı. Tedirginlik, korku, hüzün. Hiç güzel duygular hissetmeyecekti. Aslında biri o sırada sol elini kesse anlamayacaktı. Şarkı bitecek gibiydi. Artık bakmalıydı. Tüm cesaretini toplamalıydı. Başını kaldıracak ve aşık olduğu bir çift gözü gorecekti. Kirpikleri hala çok güzel ve bu uzaklıktan bile seçilebilecek kadar uzunlardı. Tebessüm edecekti. Karşılığında her zaman karşılaştığı yüz ifadesi olacaktı. “Keşke” der gibi, pişmanlık gibi, üzüntü gibi belki de itiraf edilememiş saf ama çekinilen duygular gibi. O ifadeyi biliyordu. Hep bilmişti. Görecekti. İçi rahatlayacaktı. Kendisi için hala bi pişmanlık duyduğunu sadece bikaç saniyelik göz ve dudak hareketlerinden anlayacaktı.
Hiç birşey olmayacaktı. Ne sarılıp ağlaşma ne de eski arkadaşlığa karşı en ufak bi muhabbet. Uzaktan uzağaydı hep. Gene öyle olacaktı…

Midesi ekşidi. İçtiği şaraptan olmalıydı. Hayalinde bile mutlu bir sona erdirmemişti kendini. Sonuçta kendi hayaliydi, istediği kadar ona bakabilir, istediği kadar sarılabilirdi. Ama gerçek olmayı severdi.
Ve keşke gerçekler hep dinlediği şarkıların başındaki müzik gibi olsaydı

Yazarın diğer paylaşımları;
Sözümoki Mutlaka Bilinmesi Gerekenler
Şerrinden korktuğun biri var mı? Neden korkuyorsun?
X

Daha iyi hizmet verebilmek için sistem içerisinde çerezler (cookies) kullanmaktayız. "Çerez Politikamız" sayfasından daha detaylı bilgilere erişebilirsin.

Anladım, daha iyisini yapmaya devam edin.