İLK*

şöyle dönüp baktığımda, şöyle dönüp bakacak hiçbir hatıramın olmadığını görüyorum. hatırlanmaya değer, ve dahi özlemeye, iç çekmeye, gülümsemeye, ağlamaya; göğsümde dolanan treni rayından çıkarmaya muktedir; yüzümün rengini değiştirecek, dudağımı titretecek, tek bir sahne bulamıyorum. aslında hangi sokağa girdimse sonuna kadar yürüdüm, aslında kaybolmama sebep olan da buydu. aynı sokakta volta atmak yerine, sokağın sonuna geldiğimde yeni bir sokağa saptım. güneye kanat çırpan göçmen bir kuş gibi; bazen heyecandan, bazen yorgunluktan ama hep soluk soluğa, ilerledim. şöyle bir dönüp baktığımda hiçbir sokağın ismini hatırlamıyorum ama. hiçbir adresi tutmamışım aklımda. dönmekten korktuğum için hiç ekmek kırıntısı serpmemișim ardıma. dönmek yenilmektir biraz da, diyen şairin kalbini cebimde taşımışım. iyi mi yapmışım.
bir suç gibi işlediğim yol haritamın pişmanlığını hiç yaşamadım. bana kalırsa iyi yapmışım.
hiç mi çıkmaz sokağa sapmadım. elbette saptım. sapmak hafif kalır hatta. saplandım. ama sonunda, köklerini sökmeye gücü yetmeyince kendini baltalayan bir ağaç oldum.
şöyle geriye dönüp baktığımda gözlerimin rengini değiştiren bir yüze rastladığımı anımsayamadığım bunca sokağın sırtımda bir kambur gibi birikmesine müsaade etmediğim için bazen kendime teşekkür ediyorum. uzanıp kendi yanaklarımdan öpmeyi hala başaramıyorum belki ama kendi omzumu öperek teselli edebiliyorum. bak diyorum, hiçbir uru barındırmadın gövdende. yayılmasına izin vermedin, istila etmesine. bir kolunu, bacağını, daha iyisi saçlarını bırakmadın geride. şöyle geriye dönüp bakan başın eğilmedi hiç. günebakan çiçekleri gibi aydınlık yüzün hep. bu sana yeter. bu sana yeter. varsın o tren, rayında uslu uslu seyretsin. hiç sarsılmasın. varsın yüzünün rengi hep sabit kalsın. varsın hayatına giren isimlerin, asetondan daha uçucu bir madde olduğunu öğren, bununla yüzleş. varsın güney hep senden kaçsın, hep kovala. varsın, başkasının kırmasına müsaade etmediğin kanatların orta yerinden kırılsın yorgunluktan.
başını yaslayacağın omuzlara zaten sahipsin neticede. başka bir gövdeye ne hacet.