Hani küçükken yaptığımız kağıttan gemiler.. Hele bir su birikintisine bıraktıysak ya da bir göle keyfimize diyecek olmaz . Bütün dünyamız içindedir sanki. Hayallerimiz de kağıttan gemiyle beraber süzülüp gider suyun yüzeyinde .
Sonra bir tarafı su alır hani. Yana doğru yatmaya başlar. Alıp düzeltemeyecek kadar uzaktadır. Çaresiz batışını izleyeceğizdir. Suya düşen ince bir kar tanesinin su olması gibi. Az sonra dümdüz bir kağıda dönüşecektir...
Kağıttan gemiyi suya ilk bıraktığındaki içi içine sığmama duygusu yerini garip bir iç burukluğuna bırakmıştır. Çünkü kağıttan gemi için bir okyanustur su birikintisi, batacağını bile bile hep kağıttan gemi yapmaya devam edecek belki birileri ...