Sevdik seni ey Nebi sılaya dönüş gibi gönüller sana yandı lal oldu ateş gibi kapkaraydı ufuklar efendim doğmasaydın kurumuştu topraklar nur olup yağmasaydın söz susar kutlu ismin hatıra geldiğinde gün tutulur efendim gül yüzün güldüğünde yaralıyı gönlümüz varlığın olmasaydı çaresizdi aklımız iznini bulmasaydı gözümüzden dökülen yaş değil matem oldu sen gidince efendim ümmetin garip kaldı dünyanın değeri yok hatırın alemden büyük sana kavuşmak çok güzel bittiğinde yolculuk gölgen olsaydık keşke dolansaydık ardında yokmu dur bir yer bize ey Nebi senin yurdunda su oldun serap değil çöllerde kalanlara yol göstersin şaşırıp sırlara dalanlara fikrimiz yaralansa merhemi sen olursun kalbe endişe dolsa davası gül nefesin ölüm sana geldi ya çok güzel birşey olmalıydı dosdoğru yoldan gittin her mümin sana uymalı