Bazen,
yolun sonu görünmez.
Ve sen,
kaybolmuş bir yolcunun hikâyesini yaşarsın.
Adımların,
hep sana ait gibi hissedilir ama,
bir yerlerde kaybolmuşsundur,
hatırlamadan bir yolculuğa başlamışsındır.
İçindeki boşluk,
bir kuyu gibi derindir.
Her geçen gün,
biraz daha derinleşir,
biraz daha karanlık olur.
Ve sen,
o karanlıkta kaybolmuşken,
ışığın ne zaman gelecek olduğunu beklersin.
Ama belki de,
kaybolan yollar
yeniden keşfedilmek içindir.
Belki de o karanlık,
sana içindeki ışığı hatırlatmak içindir.
Çünkü bir insan,
en çok kaybolduğu yerden çıkar,
ve her boşluk,
bunu dolduracak bir şeyler arar.