Kaynak Yok Fakat Kaynak Suyu Var!
Hali hazırda zaten içme suyu kaynaklarının giderek azaldığı hatta yok olma seviyesine geldiği coğrafyamızda piyasaya arz edilen içme sularının kaynağının sorgulanması ve masaya yatırılması gerekiyor. Nüfusu 80 milyona dayanan Türkiye'nin DSİ rakamlarına göre 2030 yılında ihtiyacın kişi başına 1.120m³ gibi bir rakama düşeceği öngörülüyor. Uluslararası standartlara göre 2000m³ altında kalan su rezervinin o ülkeyi su fakiri konumuna düşürdüğü böylesine bir durumda damacana ve pet şişelerde satılan suyu nereden geldiği? Çok daha dikkatli bir bakış açısına sahip olmayı gerektiriyor.
Büyük İhtimalle Tesislerde Arıtılmış Suyu Kaynak Suyu Diye İçiyoruz
Bu bağlamda ortaya şöyle bir yorum çıkabilir muhtemelen damacanalarda ve pet şişelerde kaynak suyu diye içtiğimiz su şebekelerden arındırılarak bizlere ulaşıyor. Çünkü rakamlara göre zaten çok sınırlı sayıda tatlı su kaynağı bulunan ülkemizde bu kadar yoğun bir kaynak suyu üretimi mümkün değildir. Giderek yaygınlaşan arıtma cihazlarının evlerdeki veya işyerlerindeki varlığı düşünüldüğünde arıtılmış suyu içmenin sağlık açısından bir sorun teşkil etmediği açıktır.
Sonuç itibariyle ister arıtılmış olsun isterse kaynak suyu, bizler bu suyu içmek zorundayız. Esas sorgulanması gereken bu suların ne kadar sağlıklı arıtıldığı? Ve mevcut göllerden, nehirlerden veya atık suların arıtılması ile elde edilip sonrada kaynak suyu diye satılmasının ne kadar etik olduğudur? 1 litre kirli suyun 8 litre temiz su ile temizlenebildiği günümüz teknolojisinde elimizde bulunan temiz su kaynaklarına ne kadar itinalı ve hassas bir şekilde yaklaşmamız gerektiği çok daha iyi anlaşılmalıdır. Bu durumda şunu söylemek mümkündür. Gelecekte temiz su içmek istiyorsak su kaynaklarını korumamız ve kirletmememiz hayati bir zorunluluktur.
Yazarın diğer paylaşımları;
