Kentine yağmurlar düşer... Yürğine özlem... Bir bardak çay doldurursun bardağına sonra bir bardak daha. Toprak kokusuna sararsın hasretlisi olduğun insanı. Gökkuşağında rengini bulamayıp yine toprakta ararsın rengini düşlerinin. Özlem ağır yüktür; bardaktaki çayın beklerken, soğuduğunda anlarsın. Gelmeyeceğini bile bile beklersin, sonra çayına şeker diye tuzlu gözyaşlarını akıtırsın. Dedim ya özlem ağır yüktür. O yükü yüklenip çektiğinde anlarsın.