Kollarında yaşamak istiyorum.Kirli düşüncelerden arınmış bir konakta.Sesinden yapılmış bir yatak ve yıllanmış bir şarap tadında iki dudak.Ne Ankara'ya deniz gelecek, ne Istanbul'a huzur.Ben kollarında yaşamak istiyorum.Yüzün saçlarımda yıldız tozu.
Seni olduğun gibi seviyorum.Çünkü zaman değişecek ve seni hep böyle seveceğim.Seni olduğun gibi seviyorum; çünkü bu senin özün. Seninle olduğum zaman tam olarak olmam gereken yerdeymişim gibi hissediyorum.Yani biz yaşlandığımızda ve saçlarımıza gri bulutlar düştüğünde hala deli gibi öpmek istediğim kişi sen olacaksın.
Ve bir gün huzur içinde uyanıp sadece sana bakacağım, yüzümde tuhaf bir tebessüm belirecek.Bir gün yanımda olduğun her an için Tanrı'ya teşekkür edeceğim ve o an ağzımdan çıkan her söz şiir olacak.
Mesela sarhoş olduğunda bana mesaj at.En savunmasız olduğun anda aklında ben olayım ve benden güç al, tekrar yürü.Sabahın köründe kabus gördüğünde beni ara.Sana sarılmak için koşarak geleceğim.Kapıma gel mesela elinde bir çiçek veya hediye olmasın ve sana neden diye sorduğumda sadece beni görmek istediğin için geldiğini söyle.Elimi tut, burnumu öp.Sokağın ortasında dans et benimle.Beni ne kadar çok sevdiğini söyle ve gözlerimin içine bakarak bunu tekrarla.Bana bir mektup yaz.Bana bir şarkı söyle.Bana sarıl lütfen.Sadece kalbinin içinde benim için çalan melodiyi dinlemek istiyorum.
Mesela bulunduğun şehir ufak çaplı bir depremle sarsılsa, benim aklıma direkt sen gelirsin ve kalbimdeki depremi sana anlatmayı bile beceremem.Çünkü beş dakika sonra dünyanın sonu gelecek diye bir haber alsaydım tutar yine seni arardım.
Kısacık bir soluk aldım yanında, dinginleşti nefesim.Şarkı sözleri gibi kısa ve güzeldi sohbetin.Hayal kurmayı bilmedim hiç
karşında ama başım omzumdan hiç düşmesin istedim.
Ben küssen de, kızsan da, sitemle dolsan da bana arkanı dönüp üşümene izin vermeyeceğim.Ve arkamı döndüğümde bile battaniyenin hepsini sana örteceğim.Aynı yatakta sırtımı dönebilirim sana, sana en uzağım bu benim.Sana en uzağım bu.
Pahalı kıyafetleri, mum ışığında yenilen romantik yemekleri istemiyorum.Beni gerçekten sev istiyorum, beni gerçekten anladığına ikna et.Öbürleri garip gece partilerinden bahsederken, bana yıldızları göster.Bana bütün ruhuna sarılmanı istiyorum.Bana bir ruhumun olduğunu ve hala gerçek sevgiyi hak edecek kadar şanslı olduğumu göster.
Ve bir gün yeryüzündeki her şey anlamını yitirdiğinde ben yine senin ağzından çıkan her cümleye mana arayacağım.Bir gün ellerin titremeye başladığında ve yürüyecek halin kalmadığında ben daima yanında kalacağım.Bir yerde bir cümle okumuştum şöyle bir cümleydi; Kimsen kalmadığında ben yine sana yuva olacağım.
Bir gün senin her santimini seveceğim, uykusuzluktan moraran göz kapaklarını, teninde dans eden ay ışığını, hüznünü ve mutluluğunu... Bir gün sakladığın tüm parçalarını öpüp, her zerrenin ne kadar güzel olduğunu sana anlatacağım.
Seni olduğun gibi seviyorum.Çünkü zaman değişecek ve seni hep böyle seveceğim.Seni olduğun gibi seviyorum; çünkü bu senin özün. Seninle olduğum zaman tam olarak olmam gereken yerdeymişim gibi hissediyorum.Yani biz yaşlandığımızda ve saçlarımıza gri bulutlar düştüğünde hala deli gibi öpmek istediğim kişi sen olacaksın.
Ve bir gün huzur içinde uyanıp sadece sana bakacağım, yüzümde tuhaf bir tebessüm belirecek.Bir gün yanımda olduğun her an için Tanrı'ya teşekkür edeceğim ve o an ağzımdan çıkan her söz şiir olacak.
Mesela sarhoş olduğunda bana mesaj at.En savunmasız olduğun anda aklında ben olayım ve benden güç al, tekrar yürü.Sabahın köründe kabus gördüğünde beni ara.Sana sarılmak için koşarak geleceğim.Kapıma gel mesela elinde bir çiçek veya hediye olmasın ve sana neden diye sorduğumda sadece beni görmek istediğin için geldiğini söyle.Elimi tut, burnumu öp.Sokağın ortasında dans et benimle.Beni ne kadar çok sevdiğini söyle ve gözlerimin içine bakarak bunu tekrarla.Bana bir mektup yaz.Bana bir şarkı söyle.Bana sarıl lütfen.Sadece kalbinin içinde benim için çalan melodiyi dinlemek istiyorum.
Mesela bulunduğun şehir ufak çaplı bir depremle sarsılsa, benim aklıma direkt sen gelirsin ve kalbimdeki depremi sana anlatmayı bile beceremem.Çünkü beş dakika sonra dünyanın sonu gelecek diye bir haber alsaydım tutar yine seni arardım.
Kısacık bir soluk aldım yanında, dinginleşti nefesim.Şarkı sözleri gibi kısa ve güzeldi sohbetin.Hayal kurmayı bilmedim hiç
karşında ama başım omzumdan hiç düşmesin istedim.
Ben küssen de, kızsan da, sitemle dolsan da bana arkanı dönüp üşümene izin vermeyeceğim.Ve arkamı döndüğümde bile battaniyenin hepsini sana örteceğim.Aynı yatakta sırtımı dönebilirim sana, sana en uzağım bu benim.Sana en uzağım bu.
Pahalı kıyafetleri, mum ışığında yenilen romantik yemekleri istemiyorum.Beni gerçekten sev istiyorum, beni gerçekten anladığına ikna et.Öbürleri garip gece partilerinden bahsederken, bana yıldızları göster.Bana bütün ruhuna sarılmanı istiyorum.Bana bir ruhumun olduğunu ve hala gerçek sevgiyi hak edecek kadar şanslı olduğumu göster.
Ve bir gün yeryüzündeki her şey anlamını yitirdiğinde ben yine senin ağzından çıkan her cümleye mana arayacağım.Bir gün ellerin titremeye başladığında ve yürüyecek halin kalmadığında ben daima yanında kalacağım.Bir yerde bir cümle okumuştum şöyle bir cümleydi; Kimsen kalmadığında ben yine sana yuva olacağım.
Bir gün senin her santimini seveceğim, uykusuzluktan moraran göz kapaklarını, teninde dans eden ay ışığını, hüznünü ve mutluluğunu... Bir gün sakladığın tüm parçalarını öpüp, her zerrenin ne kadar güzel olduğunu sana anlatacağım.
Yazarın diğer paylaşımları;
