Ne kabus dur örtülü gündüzüm bir kara perçem
Ne haldir öldürmeyen gecede Kıpkızıl pençem
Ağlayan duvarlar üstüme titrer rutubetsiz
Genç ve yaş bir delikanlıca dal esner sedasız
İşte bir delikanlı endamı arşa dayalı
Yürürken ağır başlı sanki toprağa yamalı
Heyt! çekerim ben böyle sabrına koca ihtiyar
Gam vursa da ak çehrene ne lâl dersin ihtiyar