Medine kokulu bir gül getirin bana
Mekke kokulu bir bahar.
Ravzadan bir ılık meltem getirin bana
Yeşil kubbeden kanatlanıp uçan bir bülbül getirin,
konsun gönlümün otağına.
Aşk nağmeleriyle inletsin ruhumu.
Kızgın çöllerin yakan kumlarını koyun avuçlarıma yüzüme süreyim.
Onun ayak izlerinin değdiği sokakları ben saçlarımla süpüreyim.
Süpürüp her zerreyi başımın üstünde gezdireyim.
Medine kokulu bir gül getirin bana, Mekke kokulu bir bahar.
Nur dağından bir inilti yayılsın çınlasın kulaklarımda.
Bedirde bir dua okunsun bende amin diyeyim.
Uhud da göz yaşı dökülsün her damlada ben dizüstü çökeyim.
Alın ruhumu bedenimden götürün Beytullaha, ilk söz verişte ki gibi
secdeye varayım ve bırakın o secdeden sevgilinin ebedi yurduna uçayım.
Medine kokulu bir gül getirin bana Mekke kokulu bir baharı müjdeleyin.
Ravzaya selamımı götürün, Minaya ahımı, Safa ile Merveye göz yaşlarımı,
Arafata dualarımı götürün.
ALLAH'ım nasibette uyanayım Medine kokulu bir gülün yanında Mekke
kokulu bir bahara. Çöllerin kavurucu sıcağında günahlarımı yakayım. Aşıp
bütün mesafeleri o kutlu beldeye varayım.
Nasibette varayım ve ya orada kalayım yada orada ebediyete
uyanayım...