Uyandığımda yine aynı döngü olacağını hissetmiştim ama öyle olmadı.Bu sefer evden çıkmaya güç bulamadım.Yatağımdan kalkıp sigara paketine giderken açtığım o şarkı beni daha da huzursuz yapmıştı.Ardı sıra gelen göz yaşları ile sigara dumanını seyir ettim.Bir anda duran yaşlar ile kalkıp kendime kahve yaptım.Bu kadar sessiz bir haykırış varken duran göz yaşı sanki bir hediyeydi.Elime aldığım kalem ile boş kalan defteri doldurmaya başladım.Ona mektup yazar gibi içimi ona dökmek istedim.Oysa garip bir şekilde kalem bile kırgın şekilde bitmişti.Tükenen ben değildim sadece anlaşılan ama kalem değişebilirdi dolusu ile peki ben ?Gülümseme ile yıkılmış olan ruhuma biraz cesaret verdim.Yazmaya başlarken ardı sıra saklı olan o hisler onu bulup gerçekten var olmayı istedi.Bu konuda elimden bir şey gelmeyişi daha da acı verdi.Çok üzüyor insanı yaşaması gereken şeyleri öldürmesi ya da kilitlemesi.Kalemi durdurup olduğum yerden kalktım her zamanki gibi perdeler kapalı şekilde yarı aydınlık odamda uzanmak için ya da ona sarılmak için yatağıma geçtim.Yastık sanki onu hatırlatıyordu ya da ben öyle olmasını sağlamıştım.O duran yaşlar tekrar süzülmeye başladı.Bilseydim acı olan bu hisler aslında mutlu olabilirdi bu kadar kilitleri açmazdım.Bir gün daha böyle geçti işte;onu kalbimde yaşatarak.