Mescid-i Aksa Kırmızı Çizgimizdir

Büyük Türk Milleti’nin Kadir Gecesini Kutluyor, sağlıklı, huzurlu ve mutlu bayramlar diliyorum. Kadir gecesi arifesinde işgalci İsrail kuvvetlerinin Mescid-i Aksa’ya ve namaz kılan Müslüman kardeşlerimize saldırması Türk milletini üzmüştür. Kendi vatandaşları ve dini mabetlerine bu şekilde saldırılar yapıldığında bire bin karşılık veren işgalci İsrail’in sınırları aşan hadsizliğine nasıl karşılık verilmelidir? 10 milyon nüfuslu Yahudi toplumuna 2 milyar nüfusu olan Müslüman coğrafyası niçin sessiz ve pasif kalmaktadır. Arap Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı gibi Uluslararası Örgütler niçin pasif kalmaktadır.
Ortadoğu’da, gönül coğrafyalarında her daim kardeşlerimizin yanında olduğumuzu belirtmekte ve göstermekteyiz. Türkiye’nin fiziki olarak dahil olduğu bir mevzu barış ve huzurla sonuçlanmaktadır. Türkiye, Ortadoğu ve Afrika’da Müslüman devletlere yapılan yardım ve destek projelerinde Dünya lideri ülkeler arasındadır. Son dönemde Türkiye, Azerbaycan’ı desteklemiş, Azerbaycan 27 yıl sonra Karabağ’ı geri almıştır. Türkiye, Libya’yı Hafter ve dış etkenlere karşı destekledi ve Libya teröristlerden kurtuldu. Türkiye, Katar’ı destekledi, Katar ablukaya direndi ve kazandı. Türkiye, Doğu Akdeniz’de haklarını savunamayan KKTC’yi destekledi ve Doğu Akdeniz’de KKTC güç kazandı, tüm dengeler değişti ve yeniden yapılandırıldı. Türkiye’nin Afrika’da kendini korumak noktasında sorunları olan Somali’ye desteği, sonucunda Türkiye, Somali’ye Askeri üs kurdu ve Somali ordusunu eğitti. Türkiye, Ukrayna – Rusya çatışmasında arabulucu tavır sergiledi ve Ukrayna’ya desteği ile birlikte çatışmalar yumuşadı. Nitekim son dönemdeki dış politika başarılarından bazıları örnek olması açısından açıklanmıştır. Türkiye’nin fiziken ve manevi olarak dahil olduğu bir mevzu barış ile huzur ile mazlumun kazanması ile sonlanır.
Bugün İsrail’in yaptığı eylem ve işgal girişimlerinde daha iyi düşünmesi ve analiz yaparak hareket etmesi gerekmektedir. Mescid-i Aksa Müslümanların kırmızı çizgisidir. Ve en büyük saygısızlık, işgal ise dini değerlere yapılan hakaret ve eylemlerdir.
Dolayısıyla diplomatik olarak verilen cevaplar barışın en büyük yöntemi de olsa İsrail için işe yaramadığı görülmektedir. İsrail’in Filistin Devleti vatandaşlarına ve Müslümanların kutsal değerine yaptığı saldırı diplomasiye göre Savaş nedenidir. İsrail’in bu yaptığı hukuksuzluğa, ihanete, saldırganlığa son vermesi gerekmektedir. Türkiye, dün olduğu gibi bugünde Filistinli kardeşlerinin yanındadır. Nerede bir zalim varsa karşısında durmak ve mazlumu sahiplenmek Türklerin tarih boyunca sergilediği tutum ve duruştur.