Moon Early
gözlerine bir kaç anı bulaşır
belli olur gerçek otopsim
farklı bir semtin ortasında
yalnayak, yağmurlardan kaçarsın
kalabalık dağılı verir aniden
seni anmak,
bir mucizeyi yaratmaktır.
duruşehir de saklanırsın,
bir müzik odasın da kilitli kalırız
mart ayı olur,
ay'a yükselirsin
bir uçurtma yapışır ayaklarına
sönüp gider aniden orta öğretim
en acılı sahafı,
gerçek kimliğimi öğrenirim
gözlerine baktıkça.
tabutum isyan eder artık
seninle göz göze gelmek,
bu gezegeni ödüllendirmektir
darmadağın bedenlerin
ruhları sıçrar caddelerimize
gözlerindeki anıları söküp atarsın
garip bir siren sesiyle irkiliriz
çarşamba yasa boğulur
duruşehir acıya..
çölde tutsak bir güvercin gibi yaralıdır ruhumun güvertesi..
limandan kalkacak son geminin
halatına tutunurum son anda
ay'dan bakarsın bana
kanada'nın sahilini, ışıklandırırsın.
öfkeyle doludur bağışıklık sistemim
haşyetten bayılırdım. tutardın kırık ellerinle elimden
"hadi dayan"
gerçekten öğrenirdin gerçek röntgenimi
garip bir sarsıntıyla sarsılır bedenim
ruhum kan kaybederken
nasıl tutarım şimdi seni deniz gibi?
fırtınanın uğultuları, acı siren sesleri
bir yalnızlığın sembolü
bir karanlığın umarsız ayrılığı
orta öğretimin acı sonu,
duruşehir'e senle bakmak,
bir mucizeyi yaratmaktır!
gözüme ilişti yüzün,
içimde kırık sonbahar
yapraklar sıcak ruhuma
bir nefes kadar yakın bahar
duruşehirden ölüme bir pas!
ellerin aklımda,
bütün limanlar telaşlı!
gemiler yalnız
güvertesi bilinmez bir aşkın kırık tarifi..
yaklaşıyor bahar
hiçbir yaprak,
eksiltemez gözlerini
bu sonbahar tehlikeli,
yaprakların dökülmüş
ağaçlar ölü!
seninle göz göze gelmek,
her şeye hazır olmaktır.
seninle göz göze gelmek,
uzaya taşınmaktır.
ay'dan erken, güneş'e geç kalınmışlık var.
kırık bir aşkın acıyla bağdaşan
hasretin tanımını geçiyordu okul duvarları..
Melih Özyıldırım / Fiyaska